Yaşam

Ortaokulda tabletli eğitim yararlı mı zararlı mı?

Yazan: Dila Atsan
Dila Atsan

Özel okulların ortaokul sınıflarında okuyan öğrenciler tabletli eğitime sevinirken, veliler ve pedagoglar duruma pek de sıcak bakmıyor.

Bir çok özel okul, “Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi Projesi” (FATİH) kapsamında yapılan düzenlemelere paralel olarak, öğrencilerine kendi imkanlarıyla tabletli eğitim vermeye başladı.  Ancak, tabletli eğitimin ortaokulda başlaması öğrencileri memnun ederken, pedagogları ve velileri endişelendiriyor.

Tablet yanındayken kendini güvende hissettiğini ve okulda  tabletle oyun oynamanın yasak olmasına rağmen bazı arkadaşlarının okulda, kendisinin de serviste tabletle oynadığını söylüyor beşinci sınıf öğrencisi S.A. Bir başka beşinci sınıf öğrencisi E.T. ise tabletle okula gittiği için çok mutlu olduğunu anlatıyor.

Veliler çocuklar kadar mutlu değil

Çocuğunun sınırlı bir zamanda tablet kullanmasını sağlamaya çalışan beşinci sınıf velisi Yonca Yücel, teknoloji okur yazarlığını geliştirmek adı altında geçilen tabletle eğitim uygulamasından memnun olmadığını söylüyor. Bir başka beşinci sınıf velisi, Hümeyra Altuniğne  ise, el yazısı problemi aşılmadan çocuların tabletle not tutmaya başlanmasından şikayet ediyor.  Altuniğne, zaten ileride teknoloji bağımlısı olacak çocukların ortaokul çağında yazıp çizmesi gerektiğini düşünüyor.

Özel Irmak Okulları Rehberlik ve Psikolojik Danışmalık Bölüm Başkanı Ahmet Çetin, FATİH Projesi kapsamında tabletle eğitimin desteklendiğini, bu nedenle Irmak’ın da bu yolu izlediğini söylüyor. Çetin, amacın çocukların tableti sadece bir oyuncak olarak görmesini  engelleyip onu bir ders aracı yapmak olduğunu anlatıyor. Teknolojik sürecin zaten ilerlediğini ve bizim bunu değiştiremeyeceğimizi söyleyen Çetin, “Bilgi her yerde. Önemli olan bizim çocuklara bu bilgiye nasıl ulaşacaklarını öğretmemiz” diyor. Çetin, okulda ders uzantısı olarak kullanılan tabletin evde de çocuğa bazı sınırlamalar getirilerek kullandırılması gerektiğinin altını çiziyor.

Fevziye Mektepleri Vakfı Işık Koleji Bilgi İşlem Yöneticisi Fatma Candan Asal ise okullarında Android işletim sistemli tabletler kullandıklarını söylüyor. Tüm ortaokul ve lise sınıflarında tabletle eğitim verdiklerini söyleyen Asal, “Mobil Araç Yönetimi” (MDM) sayesinde çocukların tabletlerinde sınırlamalar olduğunu ve girdikleri sitelerin kontrol edildiğini belirtiyor. Asal, tablet gibi teknolojik cihazlara farklı yaklaşmak yerine,  zamanın ruhunu yakalamanın gerekli olduğu düşüncesini savunuyor ve öğrenim ortamına katılan her materyalin öğrenmeyi arttırdığına inanıyor.

“Tablet bireyselliğe yöneltiyor”

“Tablet aslında asosyal yapıyor. Çocuklar sanal dünyanın bir parçası haline geliyor” sözleri Pedagog Beriha Yıldız’a ait. Yıldız, çocukların teknoloji yüzünden gerçek duyguları yaşayamadıklarını düşünüyor ve bu sanal dünyanın, çocukları ve yetişkinleri bireyselliğe yönelttiğini söylüyor. Hızla gelişen teknolojik dünyanın önüne geçilemeyeceğini savunan Yıldız, çocukların eğitiminde tablet kullanımına sınırlama getirilmesinin yararlı olacağını da söylüyor.

“Obezite, kas gelişiminde gerilik, öğrenme ve dikkatle ilgili gerilikler yeni teknolojilerin çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri olarak karşımıza çıkmaktadır” diyen Pedagog Özlem Mumcuoğlu, çocuğun teknolojiye maruz kalma yaşı ve maruz kalma sıklığıyla bağlantılı olarak beynin dopamin salgıladığını ve tablet oyunlarının bağımlılık yaptığını anlatıyor. Mumcuoğlu, artık bir yaşındaki çocuklara bile susturucu görevi niteliğinde tablet verilmesinden yakınarak, okullarda akademik başarıyı artırmak amacıyla uygulanan teknoloji desteğinin yanlış kullanılması durumunda negatif etkileri olacağını söylüyor.

“Çocuklar hala defter, kalem kullanıyor.”

Peki, tabletler ortaokuldaki çocukların defteri ve kitabı tamamen bırakmasına neden oluyor mu? 

Özel Irmak Okulları Ortaöğretim Müdür Yardımcısı Melek İnci Umay, çocukların hala defter, kalem kullandığını söylüyor. Umay, çocukların bu sistemle doğru bir şekilde teknolojiyi öğrendiklerini ve zamana ayak uydurduklarını anlatıyor. “Eğer oyun oynadıklarını görürsek bir hafta tabletlerine el koyuyoruz” diyen Umay, bazı ders uygulamalarının yurtdışından indirildiğini, bazılarının ise okulları için özel olarak geliştirildiğini söylüyor.

Beşinci, altıncı, hazırlık ve dokuzuncu sınıflarda tabletle eğitim verdiklerini söyleyen Umay, bu sistemin geçen yıl yalnızca hazırlık ve beşinci sınıflarda uygulandığını ve halen deneme aşamasında olduğunu anlatıyor. Amacın, tüm ortaokul ve lisenin bu eğitime alışmasını sağlamak olduğunu söyleyen Umay, öğretmenlerin bu sistem için tablet eğitimi aldığının da anlatıyor. Tabletin aynı bir defter veya kitap gibi, kullanılmadığı zaman dolaba kilitlendiğini söyleyen Umay, tabletlerin derslerin uzantısı şeklinde kullanıldığını özellikle vurguluyor.

Fatih Projesi’ndeki gelişmeler ne durumda?

Fatih Projesi e-içerik Koordinatörü Ayşe Düz'ün verdiği bilgilere göre 2010 yılında başlayan proje kapsamında bugüne kadar 3 bin 657 devlet okulunda toplam 84 bin 921 adet akıllı tahta, çok fonksiyonlu yazıcı ve doküman kamera kuruldu. Öğrenci ve öğretmenlere de 732 bin 800 adet tablet bilgisayar seti dağıtıldı. Beşinci sınıftan 12'nci sınıfa kadar tüm öğrencilere ve öğretmenlere tablet verildiğini söyleyen Düz, eğitimde bilişim teknolojilerinin etkin kullanımını hedefleyen projenin Türkiye’nin öncü projelerinden bir tanesi olduğunun altını çiziyor.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından önce liselerde başlatılan ve ardından ortaokullarda da uygulanan projenin öğrenciler açısından sonuçlarıyla ilgili bir veri ise şimdilik bulunmuyor. 

2 Yorum

Yorum yazın