İnsan Sanat Yaşam

Hurdadan çıkan sanat ve umut

Yazan: Rojda Oğuz

İki yıl önce Van’a yerleşen ve geçimini sağlayabilmek için asansör tamirciliğinden hurdacılığa bir çok iş yapmak zorunda olan İranlı sanatçı Ali Mutii’nin tek amacı var: Sanatıyla yaşayabilmek

İran’ın Sakız kentinden Van’a göçen İranlı sanatçı Ali Mutii, İskele Mahallesi’nde kurduğu bir atölyede, topladığı hurda demirlerle devasa eserler üretiyor. 60 metrekarelik bir mekânda, geçim mücadelesinden arta kalan zamanlarda üretim yapıyor.

Ülkesinin siyasi atmosferinden bunalıp Van’a yerleşmeyi tercih eden İranlı göçmenlerden farklı bir hikâyesi var Mutii’nin.  Sanatının hak ettiğini düşündüğü saygı ve desteği görebilmek umuduyla gelmiş Türkiye’ye. 2018’den beri ailesiyle beraber yaşadığı şehirle bütünleşmiş. Van’da Kürtçe konuşulması da yardımcı olmuş sanatçıya; dil sorunu yaşamamış.

Ben de kendisiyle Kürtçe konuşuyorum. Atölyenin içinde dolaşırken, pandeminin bitmesini beklediğini söylüyor satır aralarında Mutii. Beklediği desteği bulamazsa Avrupa’ya gitmeyi düşünüyor. O tedirgin ve düşünceli anlatırken bunu ben de atölyesindeki eserlerine odaklanıyorum.

Çocukluğundan beri sanata büyük ilgisinin olduğunu söyleyen Mutii, Irak’ta altı, Van’da da üç sergi düzenlediğini söylüyor:

“Türkiye’ye sırf bu mesleğimi daha özgür yapabilmek için geldim. İran’da da sanat üretimi yapabilmek için yine buradaki gibi başka işlerle de uğraşmak durumundaydım. Bir ailem var, onların da benden beklentisi. Ailemin büyük kısmını, annemi, babamı, kardeşlerimi, İran’da bıraktım.”

Bir ustanın yanında yetişmediğini belirten Mutii, çalışmalarını büyük özveriyle yaptığını söylüyor. Peri kızının dans eden figürünü gösterirken de bana, “Çalışırken çok büyük bir keyif alıyorum, sinirlenmiyorum, rahatsız olmuyorum. Bir müzikal şölendeymişim gibi içimi ferahlatıyor” diyor. Bazen çalışmalarını internette, televizyonda gördüğü canlılardan esinlenerek yapıyor. Ancak çoğu zaman zihninde canlandırdığı, çocukluğuna dair anıları demire işliyor.

“Akşam eve ekmek götürmek zorundayım”

Demircilik, asansör tamirciliği, kaynakçılık yapan, yevmiyesi yetmediğinde inşaatlarda çalışan Mutii, geçim mücadelesi verirken sanata zaman ayıramamaktan dertli. Topladığı hurda demirlerle kendi atölyesinde hayvan figürlerinden, insan suretlerine eserler üreten sanatçı, “Yaptığım eserlerin değeri okunsa belki de geçimimi sanatımla sağlayacağım ama ben akşam evimize ekmek götürmek zorundayım. Sanata ilgisizliğin İran ile sınırlı olduğunu sanmıştım ama Van’a geldiğimde gördüm ki bu durum ülkelerle değil bakış açısıyla ilgili” diyor.

Pandemi, Van ve İran arasındaki oldukça hareketli olan insan trafiğini sona erdirse de kente salgından önce gelip yerleşen İranlılar da var. Burada yaşamanın kendini zorlamadığını,  Van’ın kültürünü benimsediğini ifade eden Ali Mutii, buna rağmen Türkiye’de kalıp kalmayacağını sanatının kabul görüp görmemesinin belirleyeceğini söylüyor:

“Vatanıma hizmet etmeye hazırım”

“Sanatçıya, sanata hiçbir destek verilmezse mecburen Avrupa’ya gideceğiz. Daha önce belediyede ve valilik tarafından düzenlenen birkaç sergim oldu. Ancak bu sergiler sanatımı devam ettirmem için yeterli değil. Ben bu mesleği meraklısına öğretebilirim. Van’ın dokusunu, kültürünü yansıtacak eserler verebilirim. Bunun için de belediye bir kurs verme imkanı bana sağlayabilirse başka ülkeye de gitmek zorunda kalmam.”

Ali Mutii, vatandaşı olmayı umduğu Türkiye’yi, “vatanım” diye bahsedecek kadar özümsüyor:

“Van’da kalmak ve yaşamımı burada devam etmek isterim. Yazıktır birçok sanatçımız olanaksızlıklardan dolayı yurt dışına çıkıyor. Olanaklar oluşturularak onların kendi ülkelerini de vatanlarında halkına çok güzel hizmetler üretebilirler. Ben milletime vatanıma büyük mutlulukla hizmet etmeye hazırım.”

Yorum yazın