Ekonomi İstanbul

Atatürk Oto Sanayi’nin ‘B planı’ yok

Yazan: Derin Profeta

Maslak’ta 800 bin metrekare alana sahip Atatürk Oto Sanayi üzerinde imar beklentisi artarken, bu konudaki girişimler 3 bin işletmeli sanayiyi taşımak için yeterli gelmiyor. Kooperatif Başkanvekili teklif veren firmaların ismini vermese de “Türkiye’nin önde gelen inşaatçıları” olduğunu söylüyor.

Maslak Atatürk Oto Sanayi Kooperatifi Başkanvekili Muhammer Sığırcı‘ya göre uzun zamandır gayrimenkul projeleriyle gündeme gelen sanayinin kısa vadede taşınma ihtimali yok. HaberVs muhabirine açıklamalar yapan Sığırcı “Bir ‘B planı’ olmadan oto sanayinin kapanmasının mümkün olmadığını ve sanayideki 3 bin işletme için bir alternatif  bulunmadığını” dile getiriyor.

İstanbul’un başlıca finans merkezi Maslak, ormanlık ve askeri alanların da son yıllarda imara açılmasıyla, çok katlı ve lüks konut inşasına sahne oldu. Atatürk Oto Sanayi‘nin etrafını çeviren bu konutlar, iki katlı atölyelerden oluşan ve 800 bin metrekare alana sahip sanayi üzerindeki imar baskısını arttırdı. Sanayinin bir kooperatif yapısında kurulması ve bu nedenle çok sayıda tapu bulunması olası yeni projeler karşısında engel gibi görünürken, sanayi kendi içinde de bir dönüşüm yaşamaya başladı. Özellikle son bir iki yılda sitede başta eğlence olmak üzere otomotiv dışı sektörlere ait işletmeler de boy göstermeye başladı.

Muhammer Sığırcı

1975’ten beri sanayide işyeri sahibi ve 15 yıldır da kooperatifte aktif görev alan Muhammer Sığırcı, oto sanayide konut ve AVM projesi için teklif getiren firmaların ismini vermek istemese de “Türkiye’nin önde gelen  inşaatçıları” olduğunu gizlemiyor. Sığırcı’ya göre müteahhitler metrekare üzerinden fiyat vermek istiyor ancak 25 bin kişinin istihdam edildiği bir yerleşkeyi taşımak için alternatif üretilmediği için kooperetif bu teklifleri değerlendirmiyor. Buranın yalnızca değerli bir arazi olarak görülmesinin sorunlu olduğunun söylüyor. Maslak’ta artan nüfus dolayısı ile oto sanayide farklı işletmelerin de yer aldığını ve bu nedenle dönüşüm de yaşandığını bildiren Sığırcı, yüksek bedeller ile mülklerini satan kişilerin de olduğunu ancak bu maliyetler ile zaten sanayinin komple dönüşmesinin mümkün olmadığını belirtiyor.

Sarıyer, Şişli ve Beşiktaş bölgelerinde müteahhitlik yapan Tandoğan Özmen ise, “böylesine rantı yüksek bir arazinin oto sanayiye bırakılacağını düşünmediği” belirtiyor. Sanayide dükkân sahibi de olan Özmen, buraya yapılan yatırımın her zaman karşılığını vereceğine inanıyor. Özmen’e göre binaların kira getirisi bile yatırımcıyı tatmin ediyor çünkü sanayi, bulunduğu yer itibarıyla farklı işletme seçenekleri için uygun.

Bölgede 20 yıldır hizmet veren Carea Otomotiv’in sahibi olan Anıl Şekercioğlu, ilk dükkanını açtığında bölgede galerinin bile olmadığını ve yalnızca çeşitli oto servis ve bakım işletmelerinin yer aldığını söylüyor. Son 3 yılda kendisine komşu lüks restoran ve oyun salonu gibi işletmelerin de açıldığını ve Maslak’ın oto sanayiye taştığını belirtiyor. Diğer yandan, artan ilgi nedeni ile bölgede hem kira hem dükkan satış fiyatlarında hızlı bir artış yaşandığını, bu nedenle otomotiv alanında hizmet veren işletmelerin de sıkıntıya düşmeye başladığını söylüyor. Mülk sahiplerinin ise satış yolu ile çıkış yaptığını belirten Şekercioğlu, oto sanayinin taşınacağı söylentilerinin de bölgede değeri arttırdığını, dükkan sahiplerinin bölgede yapılacak olası gayrimenkul projelerinden yüksek değerli yer alabileceklerini düşündüğünü vurguluyor. Bu da bölgede dönüşümü destekleyen faktörlerden birisi oluyor.

Yine bölgede 10 yıldır hizmet veren Modifiye Garaj’ın sahibi Fatih Şahin kendisinin Atatürk Oto Sanayi’ye mülk sahibi olarak girdiğini ve değerinin de her yıl arttığını belirtiyor. Oto sanayinin Maslak’ın atmosferini bozduğunu ve daha dışarıda geniş bir alana yayılmasının daha faydalı olacağın belirtiyor. Bu modelin, oto sanayinin arsasından elde edilecek gelir ile maliyetsiz bir şekilde desteklenebileceğini ve faydalı olacağını da söylüyor.

Yorum yazın