Artık yeter, cidden yeter… Tamam, bizler hiçbir çılgının zincir vuramayacağı milletin çocuklarıyız ama sizler, ezelden beri hür değilsiniz, temiz değilsiniz.
Siz sezonun sonlarına doğru işler kötüye gitmeye başlayınca federasyon ve hakemlere gider yapmak için barkovizyonlu basın toplantısı organizatörlüğüne soyunan yöneticiler, siz “Elimizde çok önemli kanıtlar var. Açıklarsak yer yerinden oynar”cılar, siz “Rikjkaard Adam değil”, “Şehir kırosu Fatih Terim”, “Yeniköy Kasabı Del Bosque”, “Bunak Aragones”, “Stajer Skibbe”, “Şenol Güneş’in karizması yok”çular… Ve siz, kibarlıktan söylenen “siz”i bile hak etmeyen sizler… En son icraatlarınız ise; Leo Franco’nun ve gıyabında Güney Amerikalı futbolcuların namusundan şüphe etmek, Bobo’yu penaltı atışını bilerek kaçırmakla itham etmek, Murat Şahin’i hedef gösterip adamla karşı karşıya gelince yine sizin deyiminizle “omurgasızlık” örneği sergileyip kıvırtmak oldu.
Sizler ve sizin gibiler sayesinde ne yıldızlar çürüdü bu ülkede sudan sebepler yüzünden. Ne zevkli maçlar güme gitti hakkında tek satır güzelleme yapılamadan, aklınızdan geçen iğrenç komplo teorilerini aklınızda tutmayıp dillendirme cesaretini gösterdiğiniz için. Dil uzatmadığınız kimse kaldı mı haksız yere, üstüne kara çalmadığınız bir sezon geçti mi 50 senedir? Irkçılığın kralını siz yapmadınız mı? Danışıklı dövüş aslında sizin işiniz değil mi? Temiz futbol adına bir kere olsun elinizi suyun altına götürdünüz mü?
Devre arasında soyunma odasında seks yaptığını itiraf eden George Best efsane olurken Ada’da, siz Arda’yı teknede kız arkadaşıyla öpüştü, sinema kapattı diye şımarık ilan ettiniz. Siz aslında ne Taçsız Kral Metin Oktay’ı, ne de koşmayan-mücadele etmeyen(!) Alex De Souza’yı hak ettiniz. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın ne demek olduğunu defalarca gösterdiniz bize.
Elimizdeki, avucumuzdaki bir tutam futbol güzelliğini bile göremez olduk. Elalemin Barcelona’sına her maçında methiyeler düzerken Galatasaray – Bursaspor maçına ilişkin bir küçücük övgü cümlesi bile yazamaz olduk akıl tutulmalarınız, “Ya yatarsa”larınız yüzünden.
Şimdi sizi mahkum ediyoruz yine size yıllarca katlanmak zorunda kalmış insanlar olarak… Türk Ceza Kanunu’nun bilmem kaçıncı maddesine göre futbol programlarından men cezasına, maç sonunda uzatılan mikrofonlara konuşmama cezasına, gazetelerdeki size ait köşelerde futbolun “f”sini bile yazmamaya; kısacası ağzınıza futbolu bir daha almamaya mahkum ediyoruz.