İstanbul Bilgi Üniversitesinde her pazartesi günü uluslararası ve Türk öğrencilerin katıldığı, birbirleriyle tanışıp arkadaş olduğu bir kahvaltı etkinliği düzenleniyor. Herkesin mümkün olduğunca doğal, sağlıklı ve ev yapımı kahvaltı öğünleriyle geldiği etkinliğe sadece öğrenciler değil hocalar da katılıyor. Etkinlik öğlen saat 12’de E4 binasının bahçesinde, havanın yağmurlu ve soğuk günlerinde ise E4 Alt_Lab’da gerçekleşiyor.
Kahvaltılar TVRP 292 Kontra dersleri öğrencileri tarafından Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ethem Özgüven önderliğinde gerçekleşiyor. Kahvaltı etkinliği fikrinin yaratıcısı Bilgi Üniversitesi öğrencilerinden Farah Sidawi, “Amacımız Türk ve yabancı öğrencilerin birbirleriyle kaynaşmasını sağlamak” diyor. Sidawi, Suriye’den İstanbul’a göç ettiğini, Türkçe bilmediğini fakat Bilgi Üniversitesindeki arkadaşı Ayşe Günel ile bir buçuk yılda Türkçe öğrendiğini söylüyor. Ayşe Günel ise arkadaşı Farah Sidawi ile okulda ortak bir arkadaş gruplarının olmadığını fark ettiklerini ve bu problemi bir projeye dönüştürmeye karar verdiklerini söylüyor. Proje yeni başlamış olmasına rağmen katılım her geçen gün daha da yoğun. Günel, “Projenin hedefi, okulun geleneksel bir etkinliği haline gelmek” diyor.
Türk öğrenciler ve yabancı öğrenciler arasında yakınlık kurma gibi sosyal problemler olduğunu düşünen Bilgi Üniversitesi son sınıf öğrencisi Polat Sezen, “Dört sene beraber okuduğum yabancı öğrenci arkadaşımla bu sene konuşmaya başladık” diyor. İletişim Fakültesi öğrencisi Selin Bozkurt ise sosyal ayrımcılığın çift yönlü olduğunu belirtiyor. Bozkurt’a göre, okul genelinde dil bariyeri olduğu için yabancı öğrenciler de Türk öğrenciler de birbirine yaklaşmaya çekiniyor.
Sosyoloji öğrencisi Parham, “İnsanlar durum ne olursa olsun altyapı sağlanırsa kaynaşır ve arkadaş olurlar o nedenle bu etkinlik çok faydalı” diyor. Uluslararası öğrenci Carla Lorenzo ise Türk ve yabancı öğrenciler arasında sosyal bir iletişim problemi olduğunu düşünmediğini belirtiyor: “Ben Sahne Sanatları bölümünde okuyorum oradaki insanlar iletişime açık ve misafirperver.”
Yeni Medya bölümü öğrencisi Abdüllatif Tırlı bu problemi ırkçılıktan ziyade farklı kültürlere yakınlaşmama ve gruplaşma problemi olarak değerlendiriyor. Etkinliğe katılan öğrenciler önyargıların kırıldığını, insanlarla yiyecek paylaşmanın iyi hissettirdiğini, başka kültürler tanıdıklarını için mutlu olduklarını ve bu yüzden okuldaki sosyal fikirleri desteklediklerini anlatıyor. Öğrenciler farklı fakültelerden bir araya gelme ihtimali çok zor olan öğrencilerle bu etkinlik sayesinde denk gelebildiğini belirtiyor.