Velotürk: Bin çocuk için pedala basan beş adam!

Beş bisiklet tutkununun oluşturduğu Velotürk takımı, Mayıs ayından Eylül ayına kadar Avrupa’da düzenlenen sekiz amatör bisiklet yarışına katılarak doğu bölgesindeki bin çocuğa karne hediyesi olarak bin bisiklet dağıtmayı hedefliyor. Takım, böyle bir sosyal sorumluluk projesiyle aynı zamanda, sıradan insanların da bir başarı öyküsü yazabileceğini göstermek istiyor…

Her şey Veloslow’un kurulmasıyla başladı diyor Sarper Günsal, “Veloslow önceleri yavaş kullanılan bisiklet grubuydu. Fakat daha sonraları sıkıldım, daha doğrusu takımdaki gençlerle bir kaç kere birlikte bisiklete bindik ve çok hoşuma gitti.” Böylece başlıyor takımın macerası… Diğer yandan, yavaş yavaş ve boş boş bisiklete binmek de Okan Can’a yetmiyor ve takım arkadaşlarına WhatsApp grubundan bir şeyler yapmayı teklif ediyor. Bu konuşmaların üzerine takım, Arda Türkmen’in restoranında buluşup, başlıyor beyin fırtınasına…

Sarper Günsal, Arda Türkmen, Berkem Ceylan, Okan Can Yantır ve Aydın Diricanlı.. Hepsi yaptıkları iş ve yaş olarak birbirlerinden çok farklı. Berkem, takımın en genci, Sarper Günsal ise takımın en yaşlısı. Fakat Berkem ve Sarper Eurosport Türkiye kanalında motor ve bisiklet yarışlarını birlikte yorumlayıp, spikerlik yapıyor. Aydın Diricanlı’nın asıl mesleği bilgi teknolojileri danışmanlığı ve aynı zamanda takımın en eski bisiklete binen üyesi. Arda Türkmen, “Arda’nın Mutfağı” adlı yemek  programının yanında kendi restoranını işletiyor. Okan Can Yantır ise GQ dergisinin yayın yönetmeni. Halihazırda hepsinin tek bir amacı var; bin çocuğa bin bisiklet dağıtabilmek…

“Ne yapalım” diye düşünürken, farkındalık yaratacak bir sosyal sorumluluk projesinin ortaya çıkması Veloslow’un Velotürk takımına dönüşmesini sağlıyor. Beş farklı kişinin ortak tutkusu bisiklet olunca hedef belirlemek kolay oluyor. Türkiye’nin doğu bölgelerinde ihtiyacı olan bin çocuğa bin bisiklet dağıtmayı kendilerine hedef olarak koyuyorlar. Başlıyorlar sponsorlar aramaya ve tabii ki proje herkesin ilgisini çekiyor. New Balance, Salcano, GNC, Buji Fight Club gibi birçok marka sponsor oluyor projeye. Okan Can Yantır, “Biz insanlardan bin çocuğa bin bisiklet götürmeyi teklif ederken bir başarı hikayesi yaratmış oluyoruz. Katılacağımız sekiz yarış gerçekten hepimizi zorlayacak yarışlar. Ama sonunda çocuklara örnek olabilecek bir başarı hikayesi var” diyor.

Bir çocuğun gülebildiği bir ülkede yaşamak umut verici...

Boş boş bisiklete binmekten çıkıp, işler ciddiyete binince, ekip sıkı antrenmanlara başlıyor. Aydın Diricanlı antrenmanlar için, “Biz haftanın üç günü sabah saat 05:00’te ve iki günü de sabah saat 06:00’da kalkıp, antrenman yapıyoruz. Çünkü bir çocuğun gülebildiği bir ülkede yaşamak umut verici. Bisiklet bizim ortak keyfimiz ve bu keyfi güzel bir sosyal sorumluluk projesine dönüştürdük” diyor.

Fotoğraf: Taha Erdem

Kim kimdir…

Sarper Günsal: Ekibin kaptanı. Özel bir kimya şirketinde müdürlük yapıyor. Evli ve 2 çocuğu var. Eurosport Türkiye’de bisiklet ve motor yarışları yorumculuğu yapıyor. Ayrıca Veloslow’un kurucusu.
Berkem Ceylan: İstanbul Bilgi Üniversitesi 3’üncü sınıf Medya ve İletişim Sistemleri Liverpool Üniversitesi Çift Diploma Programı öğrencisi. 2008 yılından bu yana Eurosport Türkiye kanalında bisiklet ve motor yarışlarında yorumculuk ve spikerlik yapıyor.
Okan Can Yantır:  Gazeteci, 15 yıldır dergicilik yapıyor. GQ Türkiye dergisinin yayın yönetmeni ve gazeteci.
Arda Türkmen: CNN Türk kanalında “Arda’nın mutfağı” adlı televizyon programını yapıyor. Aynı zamanda Forneria isimli lokantasında şeflik yapıyor.
Aydın Diricanlı: Asıl mesleği bilgi teknolojileri danışmanlığı ve yazılımcılık. Uzun yıllar dağ bisikleti kullanmış, şimdi de yol bisikleti kullanıyor.

 Bayılacaksan zaten burada bayıl, yarışta bayılma!

Tabii ki antrenmanlar da kolay geçmiyor. Yaptıkları ilk antrenmanda Sarper Günsal fenalaşıyor. Antrenörleri Burak Uğur’un tepkisi “Abi, en kötü bayılırsın, devam et. Bayılacaksan zaten burada bayıl, yarışta bayılma” oluyor. Ekip birbirini motive ederken bir zaman zaman da tam tersi eğilimler ortaya çıkabiliyor. Okan Can Yantır beş aydır WhatsApp grubunda zaman zaman “Ya abi bıraksak mı”, “Bu soğukta çıkılır mı”, “Beyler burada yağmur yağıyor” türü mesajların da geldiğini ancak bu eğilimleri hemen aştıklarını anlatıyor.

Yenikapı, Bakırköy arası sekiz kilometre!

Yenikapı, Bakırköy arasındaki sekiz kilometrelik tercihli yol gece saat 23.00’te her iki yöne kapatılıyor. Düz yolda antrenman yapmak istedikleri zaman burayı kullandıklarını söylüyor Aydın  Diricanlı. Ayrıca yol düz olduğunda, tam verimli adrenalin, heyecanın daha yüksek olduğu bir antrenman şekli ortaya çıkıyor.  

Yarışlara gelince, ilk yarışları 13 Nisan Pazar Saint Tropez’de olacak. Katılacakları yarışların çoğu tek günlük. Yani bir başlangıcı ve bitişi olan yarışlar. Zaten yarışların hepsi böyle değil. Berkem Ceylan, yarışlardan birinin 24 saat sürecek bir bayrak yarışı olduğunu anlatıyor: “24 saat yarışı aslında 1900’lü yılların başında araba yarışı olarak başlıyor ve onun bisiklete uyarlanmış hali. Cumartesi saat 15.00’de başlayıp Pazar saat 15.00’de bitecek. Ben başladım yarışa ve takım beni başladığım noktada bekleyecek. Yarışı tamamladıktan sonra bayrağı bir diğer arkadaşıma teslim edeceğim ve o kişi devam edecek. Bu şekilde takım 24 saat yarışmış olacak.”

Yarışların zorlayacağını fakat kendilerine olan inançlarını asla kaybetmeyeceklerini söyleyen Arda Türkmen ise, “Kendimize normalde çok önem vermeksek de,  proje için önemli buluyoruz. Bizim için esas olan bu yarışlara gitmek ve orada kendimizi sonuna kadar zorlamak. Sonunda da çocukların yüzünü güldürmek..”   

Takım, çocuklara bisikletleri dağıtırken başarıyı ölçü almayacak. Aydın Diricanlı, “Hedefimiz en başarılı çocuğa bisikleti vermek değil. Çünkü başarılı öğrenciler bir şekilde bisiklete ulaşıyorlar. Biz ulaşamayanları bulmaya çalışacağız” diyor.

Türkiye’de bu tarz yarışlar yapılmıyor ama bisiklete ilgi arttı..

Ülkemizde bu tür yarışların yaygın olmaması bir çok faktöre bağlı. Bisiklet kültürünün çok yaygın olmayışı, organizasyonların eksik oluşu, bisiklet yollarının olmaması.. Bu liste uzayıp gidiyor. Fakat bisiklete ilginin canlandığın da ortada. İşte tam bu noktada Sarper Günsal, Eurosport ekibinin Türkiye’de bisiklet sporunu tekrar ayağa kaldırdığına dikkat çekiyor: “Bir şeyi bilince seversin bilmeden sevemezsin. Biz orada hem bisikleti, sporcuların hikayelerini, hem de taktik vererek, küçük anekdotlarla anlatıyoruz. Diğer türlü bilmezsen çok sıkıcı durum haline gelir.”

Velotürk, yarışları 13 Nisan’da başlayıp 26 Eylül’de sona erecek. Yarış sonuçları anlık olarak www.veloturk.org sitesinden de paylaşacak.