'Taksim'i vandalizmden korumak için'

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Taksim’e Topçu Kışlası’nı yapacağız. Kurul reddetmiş. Biz de reddi reddedeceğiz” sözlerine tepki gösteren Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği bugün düzenlediği basın toplantısında “Son söz halkındır ve halkın söylediği olacaktır” diyerek reddin reddini reddettiğini açıkladı.

Topçu Kışlası projesine karşı kurulan derneğin Asmalımescit’teki Galatea Art’da (Galatea Sanat Kurumu) yapılan basın toplantısında bildiriyi oyuncu Muammer Uzuner okudu. Dernek, halkın “Bu projeyi istemiyoruz” diyerek attığı 80 binin üzerindeki imzaların görmezden gelinmesiyle, aylarca konu üzerinde çalışan 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararlarının, uzman görüşlerinin, önerilerin, taleplerin saf dışı bırakıldığını ve Taksim Gezi Parkı ve çevresinin düzenlemesinin tepeden inme bir kararla şekillendirilmek istendiğini savundu. Projedeki tek karar vericinin siyasal otorite olduğuna dikkat çeken dernek, halkın menfaatinin Gezi’nin park kalmasında olduğunu söylerken kurulma amacını da şöyle açıkladı:

“Taksim Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği’ni parkıyla, meydanıyla, ağacıyla, çiçeği böceğiyle ortak kullandığımız yaşam alanlarımızı karar vericilerin vandalca saldırılarından korumak, onların yok edici projelerine kurban etmeden güzelleştirmek için kurduk.”

Toplantıda konuşan Taksim Dayanışması Ortak Deklarasyonu Sekreteri ve Mimarlar Odası Üyesi Mücella Yapıcı, Taksim Meydanı’nın öneminden ve Topçu Kışlası yapılması düşünülen Taksim Gezi Parkı’nın sit alanı olduğundan bahsederken projeyi “Korkunç bir geleceğe götüren proje” olarak niteledi. Yapıcı, yerinde olamayan Topçu Kışlası’nı tescil eden 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mete Tapan’ın da geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında hata yaptığını kabul ettiğine dikkat çekti.

Batu, diğerleri ve ötekiler
 
Basın toplantısına katılması beklenen, konuşma yapacak sanatçılardan Lale Mansur, Deniz Türkali ve Demet Evgar toplantıya katılmadı. Toplantıya geç katılan sanatçı Pelin Batu, toplantının sonunda yaptığı konuşmada “Kafam çok karışık. Çünkü bir Allah’ın kulu Taksim’de ne yapılacağını bilmiyor. Sürekli değişik projeler gündeme geliyor. Kurtarmak istediğim park aslında içler acısı bir halde. Genellikle Kürt erkek çocukları, oğlanlar orada resmen bir seks objesi olarak kullanılıyor. Gecenin bir saatinden sonra oraya girmek zor. Taksim’in göbeğindeki bir park aslında gerçekten hor kullanılıyor. Ve benim bir vatandaş olarak istediğim orayı genciyle yaşlısıyla herkesin kullanabilmesi. Dünyanın dört bir tarafındaki şehir merkezlerinde parklar vardır. Her zaman nefes alacak yerler vardır. Bizim kullanabileceğimiz hiçbir yer yok. Her yer alışveriş merkezi olmuş vaziyette” dedi.

Batu’nun konuşmasının ardından tekrar söz alan Mücella Yapıcı, Batu’yu, sözlerinin parka müdahaleyi meşru kılmaya hizmet edebileceği konusunda uyardı: “Bu tür dönüşüm projelerde çok can yakıcı bir meşrulaştırma aracı var. Bunlardan bir tanesi de değiştirmek istenen bölgenin sosyal yapısından şikâyet etmek. Taksim Parkı’na baktığınızda orada bir takım başıboş gezenler, şunlar, bunlar, sizler, bizler var. Parktan faydalanan insan topluluğu ‘diğerleri ve ötekiler’ olarak ayırmaya başlandıktan sonra bu tür müdahaleler meşru kılınıyor. Proje gerekçesi olarak ‘Zaten bu alan vatandaşa kapalı, vatandaş kullanamıyor’ deniliyor. O halde biz burayı temiz bir hale getireceğiz ve vatandaş burayı daha rahat kullanacak” dedi. Yapıcı kullanılması gereken dile çok dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Toplantı, derneğin “Taksim’i Taksim yapan ne varsa, Taksim’de yaşayan ve Taksim’i yaşatan insanların bir araya gelmesiyle vücut bulan derneğimiz, Taksim Parkı’nı sanatın, kültürün, bilim ve sosyal hayatın merkezi yapmak için ayağa kalkmıştık, şimdi herkesi ayağa kalkmaya çağırıyoruz” duyurusuyla sona erdi. Dernek, bitmeden devam edecek eylemeler zincirlerinin ilk halkası olarak 13 Nisan Cumartesi günü Taksim Gezi Parkı Festivali düzenleyeceğini ilan etti.