Genel

Dikkat banka var!

Yazan: Server Uraz

Tüketici örgütleri, bankaların potansiyel müşteri olarak gördükleri tüketicilerin haklarını çiğnedikleri ve mağduriyete yol açtıkları konusunda uyarıda bulunuyor. Herhangi bir talep olmadan yollanan kredi kartları, artırılan limitler, yüksek faiz oranları, mortgage tuzakları ve benzerlerinin pek çok kişiyi mağdur ettiğini belirten örgütler, bankaların bu tutumlarının maddi manevi büyük zararlara neden olduğu görüşünde. Tüketicilerin, başta krediler olmak üzere […]

Tüketici örgütleri, bankaların potansiyel müşteri olarak gördükleri tüketicilerin haklarını çiğnedikleri ve mağduriyete yol açtıkları konusunda uyarıda bulunuyor. Herhangi bir talep olmadan yollanan kredi kartları, artırılan limitler, yüksek faiz oranları, mortgage tuzakları ve benzerlerinin pek çok kişiyi mağdur ettiğini belirten örgütler, bankaların bu tutumlarının maddi manevi büyük zararlara neden olduğu görüşünde.

Tüketicilerin, başta krediler olmak üzere yasal haklara ilk olarak 2003 yılında, tüketici kanununun değişmesiyle kavuştuklarını, 2006 yılında çıkan 5464 sayılı Banka ve Kredi Kartları Yasası ile bu hakların biraz daha genişlediğini söyleyen Tüketici Örgütleri Federasyonu ve Tüketici Bilincini Geliştirme Derneği Genel Başkanı Fuat Engin, yasal düzenlemelerin ardından bankaların hukuk kurallarını ve yasaları ihlal ederek tüketicilerin haklarını elinden aldığını belirtiyor.

1930’lardan beri faiz, borçlar, kredi kartları gibi konuları düzenleyen kanunlarda açıkça yasak olmasına rağmen bankaların birleşik faiz alarak tüketicileri mağdur ettiğine değinen Engin, bankaların kredi sözleşmelerinin bir nüshasını müşterilere vermemesinin de yasaya aykırı olduğuna değiniyor. Bir diğer önemli konunun ise istem dışı kredi kartı çıkartılması ve limit artırımı olduğuna dikkat çeken Engin, bu konuda da bankaların yasaları ihlal ettiğini vurguluyor.

Kredi kartlarını düzenleyen yasaya göre, ilk kez kredi kartı talebinde bulunan tüketiciye tanınacak limitin, müşterinin gelirinin ilk yıl 2 katını, ikinci yıl ise 4 katını aşmaması gerekiyor. Bir diğer maddeye göre ise, müşterilerin istediği kadar kredi kartı alabileceği ancak bu kredi kartlarının toplam limitinin bu sınırlar içinde kalması olması gerektiği belirtiliyor. Fuat Engin, bankaların kredi kartı ve limit konusunda, bu yasa maddelerine de aykırı davrandığını söylüyor.

Hukukî çerçeveden bakıldığında, bankaların, tüketicilerin borçlarını katlayarak haksız kazanç sağlamasına yönelik bilinçli bir sömürü sistemi kurduğunu belirten Engin, kanunlara göre üç ayda bir kredi kartı faizlerini belirleyen Merkez Bankası ve BDDK’nın da (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) bu duruma kayıtsız kalarak bankalara cesaret verdiğini anlatıyor. 45 milyon kredi kartı kullanıcısının yüzde 25’inin sorun yaşadığına değinen Engin, kredi kartı sorunu yaşayan tüketicilerin bankaların kurduğu tuzakların farkında olması ve ödeyebileceği kadar harcama yaparak işleyişi sağlıklı kılması halinde yaşanan sorunların büyük ölçüde düzeleceğini belirtiyor.

Tüketicilerin büyük bir kısmının ise mortgage ve tüketici kredisi konularında sorun yaşadığını söyleyen Fuat Engin, yasaya göre ödeme planını içeren sözleşme nüshası ve sözleşme öncesi form vererek, formda yazan bilgiler doğrultusunda tüketicinin onayını alması gereken bankaların sadece ödeme planı vererek müşterileri bağladığını, ödeme planına bakıldığında ise önce, taksitlerde faizleri yüksek alıp, ana faizi düşük tutarak sonrasında bir ters orantı işlettiğini ve bu durumun da hukuka aykırı olduğunu belirtiyor.

Bankaların haksız uygulamalarının sadece tüketici kredileri ve kredi kartlarıyla sınırlı olmadığını vurgulayan Fuat Engin, tüketiciye verilen her hizmetin, bankalara ekonomik fayda sağlanacak fırsatlara dönüştürüldüğünü söylüyor. Kredi kartı aidatı, hesap işletim sistemi, tek kullanımlık şifre uygulaması işlem bedeli ve benzeri adlar altında, bankaların, tüketicilerden, haksız ekonomik çıkar sağladığını ifade eden Engin, tüketicilerin bankaların kurduğu ekonomik tuzaklara düşmemeleri ya da düştükleri tuzaklardan kurtulmaları için, hukukçulardan ve tüketici haklarını savunan derneklerden, gerekli hukuksal desteği almaları gerektiğini belirtiyor.

Yorum yazın