Gündem

Dün polis, bugün örgüt üyesi

Yazan: Ahmet Şık

Eski Polis Müdürü Hanefi Avcı’nın da sanıkları arasında bulunduğu Devrimci Karargah Örgütü’yle ilgili iddianame kabul edildi. 14’ü tutuklu 22 kişi hakkında hazırlanan iddianameyle ilgili davanın ilk duruşmaları 13 ve 15 Nisan 2011 tarihlerinde Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde yapılacak. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede Avcı’ya “Devrimci Karargah terör örgütü ve mensuplarına yardım”, “Terörle mücadelede […]

Eski Polis Müdürü Hanefi Avcı’nın da sanıkları arasında bulunduğu Devrimci Karargah Örgütü’yle ilgili iddianame kabul edildi. 14’ü tutuklu 22 kişi hakkında hazırlanan iddianameyle ilgili davanın ilk duruşmaları 13 ve 15 Nisan 2011 tarihlerinde Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde yapılacak.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede Avcı’ya “Devrimci Karargah terör örgütü ve mensuplarına yardım”, “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme”, “Soruşturmanın gizliliğini ihlal” gibi suçlamalar yöneltildi. Savcı Kadir Altınışık tarafından hazırlanan iddianamede, Avcı’nın mahkemelerce verilen dinleme kararlarına ve uygulamalarına ulaşarak bunları Devrimci Karargah terör örgütü şüphelisi Nejdet Kılıç’a bildirdiği öne sürülerek, “Hanefi Avcı’nın, Devrimci Karargah terör örgütüne ve şüphelilerine yardımda bulunduğu anlaşılmıştır” denildi. 22 sanıklı iddianamede, ‘‘Hanefi Avcı’nın, mahkeme tarafından verilmiş gizli belge niteliğini taşıyan mahkeme kararını usulsüz olarak elde ettiği ve Devrimci Karargah terör örgütü şüphelisi Necdet Kılıç ile bunları paylaştığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın Devrimci Karargah Örgütü ve şüphelilerine yardımda bulunduğu tespit edilmiştir’’ denildi.

Soruşturmanın gizliliğini ihlal iddiası

Necdet Kılıç’ın Beyoğlu’ndaki evinde yapılan aramada elde edilen el yazımı dokümanların içerisinde, Avcı’nın deşifre ettiği öne sürülen soruşturma dosyasının tarih ve sayısının yer aldığı notların ele geçirildiği belirtilen iddianamede, “Hanefi Avcı, Necdet Kılıç ile yaptığı telefon görüşmelerinde, ‘Necdet’in, savcılığa dilekçe vermesi gerektiğini, hakkında eski dinleme kararı bulunduğunu, dinleme ile ilgili yeni bir karara ulaştığını, telefonun Necdet Kılıç’ın üzerine olmasına rağmen dinlemenin başkasının adına alındığını, bunu yapanların İstanbul İstihbarat Şubesi olduğunu, dinleme harici takip de yaptıklarını, takibi yapanların normal polis olmadığını, cemaatin adamları olduğunu, bunu da dilekçesinde belirtmesi gerektiğini’ söylemiş, mahkeme tarafından verilmiş gizli belge niteliğini taşıyan mahkeme kararını usulsüz olarak elde ettiği ve Devrimci Karargah terör örgütü şüphelisi Necdet Kılıç ile bunları paylaştığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın Devrimci Karargah Örgütü ve şüphelilerine yardımda bulunduğu tespit edilmiştir” denildi.

Ergenekon soruşturmalarını eleştirmek de suç

Avcı’nın yazmış olduğu kitabında Ergenekon soruşturması ile ilgili gizli tanık ifadelerinin basit ve uydurma olup maddi delillere aykırı olduğunun yazdığı belirtilen iddianamede, “Böylece okuyan kişilerin kafasında, soruşturmanın ciddiyeti ve doğruluğu hakkında şüpheler meydana getirilmeye çalışıldığı görülmüştür. Kitapta, istihbarat, terörle mücadele şube müdürlükleri personelinin de terör örgütlerinin Ergenekon terör örgütü ile irtibatlarının olduğu ve yönetildiği hususlarına inanmadıkları iddia edilmektedir. ‘İstihbarat Daire Başkanlığında, cemaatin özel cihazları ve kanunsuz dinleme materyalleri mevcuttur’ denilerek, Emniyet içerisinde hizipleşme varmış algısı uyandırılmış, İstihbarat Daire Başkanlığı kanunsuz dinlemeler yapmakla itham edilmiştir. Ergenekon, Balyoz, Erzincan ve emniyet genel müdür yardımcılarının davalarının şaibe altında olduğu, bu davaların temelinin çürük olduğu, hakim ve savcıların hukuku hiçe sayan kararlar verdiği, soruşturmalarda görev alan polis, savcı ve hakimlerin kişilere tuzak kurdukları, bu görevlilerin örgütsel bir yapı içerisinde oldukları iddia edilmiş, soruşturmada görev alan adliye ve emniyet mensupları şaibe altında bırakılmaya, yargı etki altına alınmaya çalışılmıştır” iddialarında bulunuldu.

Sahte kimlikler görev için verilmemiş

Avcı’nın yine kitabında bazı emniyet müdürlerinin görevlerinden alınmalarıyla ilgli yazdığı bölümlerde soruşturmayı yürüten adli personelin hedef gösterildiği, yargılamayı etkilemeye çalıştığı iddia edildi. Avcı’nın ikametinden ele geçirilen ve kendi fotoğrafıyla başkası adına düzenlenmiş pasaport, sürücü belgesi ve nüfus cüzdanlarının da herhangi bir görev ve resmi amaçla kendisine verilmediği ve bu nedenle sahte olarak Avcı tarafından kullanıldığı ve saklandığı kanaatine varıldığı da belirtildi. Hanefi Avcı’nın yazdığı kitapta, kamuoyunda, ‘‘Ergenekon’’ ve ‘‘Balyoz Planı’’ adıyla bilinen önemli soruşturma ve kovuşturmaların kesin hükümle sonuçlanmadan önce süreç içerisinde savcı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkilemek amacıyla yazılmış bölümlerin mevcut olduğu belirtilen iddianamede, yine kitapta, terörle mücadele eden savcı, hakim ve kolluk kuvvetlerine suç isnadının yapıldığı, yetkilileri hedef gösteren bölümlerin olduğu kaydedildi.

Eşi de sanık oldu

İddianamede, Avcı’nın eşi Şenay Avcı’nın da “ikametinde bulunan birden fazla ruhsat süreleri dolmuş silahı bulundurma” suçundan 7 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Avcı’nın evinde yapılan aramada bulunan kendi ve eşi üzerine kayıtlı iki tabanca ve bir kaleşnikof tüfekin incelemesinde Emniyet Genel Müdürlüğü kuvvesine kayıtlı olmadıkları tespit edilmişti. Şenay Avcı’nın üzerine kayıtlı kaleşnikof silahın ruhsatının da iptal edildiği ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne teslim edilmesi gerektiği iddianamede yer aldı.

SDP’lilere örgüt üyeliği suçlaması

Aralarında Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) üyelerinin de bulunduğu diğer 20 sanıktan 13’üne ise örgüt üyeliği suçlaması yöneltildi. Hanefi Avcı’nın arkadaşı olan eski işkence mağduru Nejdet Kılıç da, “Devrimci karargah terör örgütü üyesi olmak” suçlanıyor. 129 sayfalık iddianamede, tutuklu sanıklar arasında bulunan eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın, “Devrimci karargah terör örgütü ve mensuplarına yardım” suçundan 7,5 ila 15, “Yargı görevini yapanı etkileme” suçundan 3 ila 6, “soruşturmanın gizliliğini ihlal” suçundan 1.5 ila 4,5, “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçundan 1 ila 3, “ikametinde ele geçirilen ruhsatsız silahlar nedeni ile 6136 sayılı yasayla muhalefet” suçundan 7,5 ila 12 ve “zincirleme şekilde kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme” suçundan da 2 yıl 10 ay ila 11 yıl 3 ay olmak üzere toplam 23 yıl 1 ay ila 51 yıl 9 ay arasında değişen hapisle cezalandırılması talep edildi.

Turan ve Sayın’a da örgüt üyesiymiş!

Aynı zamanda Hanefi Avcı’nın arkadaşı olan yine tutuklu sanıklardan Nejdet Kılıç’ın, “Devrimci karargah terör örgütü üyesi olmak” suçundan 7,5 ila 15 ve “6136 sayılı yasada belirlenen bıçakları izinsiz bulundurmak” suçundan 1,5 ile 3 yıl olmak üzere toplam 9 ile 18 yıl arasında hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, sanıklar SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ve Mahir Sayın, Osman Bahar Okar, Semih Aydın, Hakan Tanrıverdi, Önder Sönmez, Oğuzhan Kayserioğlu, Özgür Aytulum, Günay Kubilay, Ecevit Piroğlu, Kemal Hamzaoğlu, Sultan Çelik Kubilay, Özgür Cafer Kalafat, Yaman Yıldız, Selda Başusta, Hakan Soytemiz ve Tuncay Yılmaz, Ulaş Bayraktaroğlu ve İbrahim Turgut’un “Devrimci karargah terör örgütü üyesi olmak”, “Ateşli silahlar kanununa muhalefet”, “sahte kimlik bulundurmak”, “İzinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak”, “İzinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünde molotofkokteyli taşıma ve atma” gibi suçlamalar yöneltildi.

Yorum yazın