Eğitim Koronavirüs günlüğü Sağlık

‘Okullar açılsa da çocuğumu göndermem’

Yazan: İrem Salman
Dortmund'da bir ilk okul öğrencisi dirseğini kullanarak ellerini dezenfekte ederken, bir başka öğrenci 1,5 metre mesafede sırasını bekliyor. Covid-19'dan ölüm oranı diğer Avrupa ülkelerinin çok altında olan Almanya'da okullar 6 Mayıs'ta öğretime başladı. (AFP)

HaberVs’nin görüşüne başvurduğu öğretmen, öğrenci ve veliler okulların Haziran’da açılma olasılığına, salgın tehlikesinin devam ettiği ve yeterli sosyal mesafe sağlanamayacağı gerekçesiyle sıcak bakmıyor.

Koronavirüs riskinin bu yaz ortadan kalmayacağına inanan öğrenci, öğretmen ve veliler Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk‘un okulların açılmasına dair görüşünü desteklemiyor.

Bakan Selçuk, 29 Nisan akşamı katıldığı CNN Türk Tarafsız Bölge programı yayınında, velilerden ve öğrencilerden okulların bir an önce açılmasına yönelik çok sayıda talep aldığını belirtmiş ve normalleşme sürecinin devreye girmesi durumunda okulların 1 Haziran’da açılabileceğini söylemişti.

Öğretmenler, öğrenciler ve veliler Haziran’da okulların açılması olasılığını nasıl değerlendiriyor?

“Okullar sosyal mesafeyi koruyamaz”

Sınıf Öğretmeni Damla Ersöz, öğrencilerinin ve öğretmen arkadaşlarının okulu çok özlediğini belirtmesine rağmen okulların bu dönem boyunca açılmasına sıcak bakmıyor. İstanbul Sarıyer’de bir ilkokulda görev yapan Ersöz’e göre öğrenciler her ne kadar evde sıkılmış olsa bile, öğretmenler her ne kadar mesleklerini icra etmeyi özlemiş olsa bile koronavirus tamamen ortadan kalkmadan okula gelip gitmek büyük bir risk:

“Okulların açılmasını ben de meslektaşlarım gibi çok isterim ancak bizlerin ve çocukların sağlığı her şeyden daha önemli. Öğrencilere motivasyon olması için sosyal mesafenin korunduğu bir karne töreni düzenlenebilir ancak bir veya iki ay boyunca öğrencilere hızlandırılmış eğitim vermenin verimli olacağını düşünmüyorum. Çoğu okulun sosyal mesafeyi sağlayabileceğini de düşünmüyorum. Bazı devlet okullarında 40 kişilik sınıflı öğrenciler var. Bunlar göz önünde bulundurulmalı.”

“Öğrenciler çok sıkıldı”

Antalya’da İngilizce öğretmenliği yapan Vedat Yiğit, uzaktan öğretimin yeterli olmadığı ve öğrencilerin evde çok sıkıldığını görüşünde. Yiğit’e göre bir ay gibi kısa bir süre olsa bile öğrencilerin toparlanması için iyi bir adım:

“Benim öğrencilerim okullar açılır açılmaz okulla gelmek istediklerini söylüyorlar. Eksik konular içinse sürekli haberleşip eksiklikleri gidermeleri için velilere tavsiyeler veriyorum. Uzaktan eğitim beklentilerimizi karşılamadığı için Haziran ayında okulların açılması iyi olur. Derslerin zaten çok ağır geçeceğini düşünmüyorum. Elbette hijyen kurallarına eskiye göre daha fazla dikkat edilmesi gerekir.

“Sıcak etkiler”

Mersin’de özel bir lisede öğrenim gören Alp Yeşilırmak ise uzaktan eğitim derslerinin son derece verimli olduğunu, okulların fiziksel olarak açılmasının bir şey değiştirmeyeceği görüşünde. Diğer taraftan Mersin sıcağında yaz aylarında okula gitmek ise çok iyi bir fikir değil:

“Okulların açılmasını çok isterdim ama Haziran ayında açılmasını istemiyorum. Sıcak günlerde uzun süre okulda kalmak çok yorucu olabilir. Okullar açılırsa istekli olarak gideceğimi düşünmüyorum.”

“Hasta olmaktansa gitmemek daha iyi”

Adana’da 11. sınıf lise öğrencisi olan Ece Aytür, Haziran ayında okulların açılmasını istemediğini, bu süreçte her okulun sosyal mesafe ve hijyen açısından da yeterli imkanının olmadığını düşünüyor. Aytür, özellikle Adana bölgesinin yaz aylarda çok sıcak olduğunu ve çoğu okulda yeterli klima olmadığını belirtiyor. Okullar açılsa bile ailesinin okula gitmesine izin vermeyeceğini düşünen Aytür, yaz aylarında derslerden verim alabileceğini de düşünmüyor.

“Uzaktan eğitim eksikleri olsa da gayet güzel, biz öğrencilere düşen sorumluluklar var. Bu eksikleri kendimiz de çalışarak telafi etmeliyiz. Eksiklerin bir ay içinde hızlandırılmış bir eğitimle kapanacağını sanmıyorum. Hijyen ve sosyal mesafe açısından riske girip aileme de virüs bulaştırmak istemem. Bunun yerine eksiklerim artsın, hasta olmaktansa okula hiç gitmemek daha iyi.”

“Çocuğumu göndermem; herkes için risk”

Balıkesir’de ikinci sınıf öğrencisi velisi olan Yıldız Ceylan, açılması durumunda kızını okula göndermek istemiyor. Çocukların taşıyıcı olduğunun altını çizen Ceylan, bu sistemin hayata geçmesi sonucunda virüs riskini daha da yayabileceğini düşünüyor. Ceylan’a göre çocukları okula göndermek hem evde onları bekleyen aileler, hem servis çalışanları hem de öğretmenler için ayrı bir risk oluşturacağını belirtiyor.

“Çocuklar bazı derslerden geri kalmış olabilir ancak bu eksikleri virüs riski sıfıra indiğinde de tamamlayabilirler. Okullar açılırsa çocuğumu kesinlikle okula göndermek istemem. Çocuklar okula giderken bir sürü yerle ve kişiyle temas ediyorlar, servise biniyorlar, okulda birbirleriyle oyun oynuyorlar, virüs bitmeden okulu açmak bence büyük bir risk.”

Yorum yazın