Gündem Söyleşi

Altan Tan: ‘Çocuk istismarı ayrı bir şeydir, seks skandalı ayrı bir şeydir’

Yazan: Bercan Aktaş

Ensar Vakfı ile ilgili ifadelerinin çarpıtıldığını söyleyen Milletvekili Altan Tan, bu tür vakıfların yasal çerçeve içine alınması ve sürekli denetlenmesi gerektiğini vurguluyor.

Ensar Vakfı’na ait Karaman’daki yatılı evlerde çocuklara dönük cinsel istismar iddiasına ilişkin geçen haftaki ve bugünkü açıklamalarından dolayı sosyal medyada eleştirilen HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan HaberVs’ye konuştu. Basın toplantısının tamamının seyredilmesi gerektiğinin altını çizen Tan söylediklerinin arkasında ve açıklamalarının çarpıtıldığını düşünüyor. Basın toplantısında “Ya bütün vakıf ve cemaatlere, Hükümet’e küfredeceksin veya bütün bunları koruyup kollayıp olayın üstünü örtmeye çalışacaksın. Ben ikisini de yapmıyorum” diyen Altan Tan söylediklerine açıklık getirdi…

Türkiye’de ilköğretim düzeyindeki çocuklar için özel yurt ve pansiyon kurmak yasal değil. Hükümet de Ensar Vakfı’nın faaliyetlerine göz yumduğu için eleştiriliyor. Bu konuya siz nasıl bakıyorsunuz?

Çok açık seçik, şu an Türkiye’deki bütün tarikatlar, cemaatler, cemevleri veya birçok dernek ve vakıf kuruluş amaçlarının dışında gayrıresmi ve illegal olarak faaliyet yürütüyorlar. Birçok Kur’an kursu, öğrenci yurdu, hatta birçok farklı farklı STK adı altındaki değişik cemaatler, örgütler, yapılar bile illegal bir faaliyet yürütüyorlar. Bunun kanun altına alınması için, yani kanuni legal şemsiye içine alınması için 24. dönemde birkaç tane kanun teklifi önerisinde bulundum. Hazırladım ve Meclis’e sundum. Şunu söylüyorum: Bir; bu ister Kuran kursu olsun ister bir öğrenci yurdu, ister bir bale kursu olsun, ne olursa olsun, laik, seküler ya da dindar, eğer bu mevcut kanunlara uygun değilse mutlaka bunların takip edilmesi lazım, denetlenmesi lazım ve yasal prosedürün uygulanması lazım. Bu kadar açık.

İki; kardeşim kanunlar yok, müsait değil, ama tarikatler açık, fiili durum var ortada. Ne yapalım? Gidelim bütün bu tip kuruluşları, yerleri kapatalım mı? Kapatmak istemiyorsanız, o zaman kanunu değiştireceksiniz, gerekiyorsa anayasayı değiştireceksiniz. Kanunlar, anayasalar el vermiyor, ama “Ben izin veriyorum, bunlar faaliyetlerini yürütsün, gayrı kanuni olarak yürütsün” demek mümkün değil, doğru da değil.

Çocuk istismarı vakasının bu tip kurumların kanunen güvence altına alınıp alınmamasıyla bir ilgisi olmadığını söylüyorsunuz yani?

Şöyle; bir sefer farzedin ki kanuni, her türlü şarta haiz bir yurtta çocuklarla veya kadınlarla ilgili bir tecavüz olayı yaşandı. Her şeyi de kanuni bu yurdun. Bu meşru görülemez. “Bu yurt kanunidir, böyle bir olay oldu, üstünü örtelim” diyemezsiniz. Bunu bütün boyutlarıyla araştırmanız lazım. Ortaya çıkarmanız lazım. Teftiş etmeniz lazım. Neyse bunun hukuki prosedürü, sonuna kadar gitmeniz lazım. Bu bir.

İki; bu olayın olduğu yer gayrı kanuni bir kurumsa, yurt da olabilir kurs da, açılış belgesi yoksa, ruhsatı yoksa, yasal bir dayanağı yoksa, bu da ikinci bir suçtur. Dolayısıyla bütün bu kanun dışı kurum ve kuruluşların ya kapatılması lazım veya kanuni mevzuat içine alınması lazım.

Üç; diyelim ki bunların hepsi hepsi kanun içine alındı. Dernekler, vakıflar var. Bir olay olduğunda bunun üstüne sonuna kadar gittiniz. Bunların düzenli olarak teftiş edilmesi lazım. Kontrol edilmesi lazım. Diyelim ki her şey düzenli gidiyor. Bir bankada bile bütün işlemler düzgün giderken, alışveriş, para, transfer, mevzuat, müfettişlerin ve sorumluların belli dönemlerde yaptıkları kontroller var. Bütün bu kurum ve kuruluşların sürekli bir denetim altında olması lazım. Dediğim bu.

“Bale kursunda seks skandalı oldu diye bütün balerinleri suçlamak doğru değil” ifadenizle neyi kastettiniz?

Belli bir kesimin lafı istediği gibi anlaması var. Diyorum ki, mesela bir partide seks skandalı oldu, bir bale kursunda seks skandalı oldu, bütün bu kurumların tamamı suçlanamaz. Bunu söylüyorum. “Bu çocukların istismarı seks skandalıdır” demiyorum. Çocuk istismarı ayrı bir şeydir, seks skandalı ayrı bir şeydir. Dediklerimin görüntüleri de var, yazılı da var. Bir kurumu tamamen suçlanamaz; Kur’an kursu da olsa, CHP, MHP veya bir bale kursu da olsa… Seks skandalı olsa diyorum mesela, kurumdaki herkes bunun sanığıdır, sorumlusudur diyemeyiz. MHP’de 9 seks kasedi çıktı 2011’de. dokuz genel başkan yardımcısı istifa etti ve milletvekili adaylığından çıktı. “Bütün MHP’liler sapıktır” diyebilir misiniz? Böyle bir şey var mı? Bu yani.

HDP’li Tan’ın eleştirilen basın toplantısına buradan ulaşabilirsiniz.

 

Yorum yazın