Sanat

Yakup Kadri depoda, Memet Fuat evde

Yazan: Dila Özsoy

Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun 1932’de yayınlanan Yabanromanını, “milli edebiyat devrinin başlangıcı”, hatta “romanımızın ilk başyapıtı” diye nitelendirenlerin sayısı hiç de az değildir. Yakup Kadri bu romanda, Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu’da aydın ve köylü arasındaki kopukluğu ortaya koymak ister. Kimilerine göre bunu yaparken köylüyü olduğundan kötü gösterir. Bu nedenle Yaban, yukarıda bahsedilen “edebi” övgüleri de çok hak […]

Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun 1932’de yayınlanan Yabanromanını, “milli edebiyat devrinin başlangıcı”, hatta “romanımızın ilk başyapıtı” diye nitelendirenlerin sayısı hiç de az değildir. Yakup Kadri bu romanda, Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu’da aydın ve köylü arasındaki kopukluğu ortaya koymak ister. Kimilerine göre bunu yaparken köylüyü olduğundan kötü gösterir. Bu nedenle Yaban, yukarıda bahsedilen “edebi” övgüleri de çok hak etmez.

Hakkındaki farklı yorumlara rağmen uzlaşılan gerçek, Yaban’ın Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olduğu. Ve bu ölümsüz eserin el yazması orijinali artık, İstanbul Bilgi Üniversitesi Edebiyat Arşivi’nde yer alıyor. Tıpkı Memet Fuat, Sabahattin Âli, Burhan Belge ve Yakup Kadri’nin diğer evrakı, kişisel eşyaları ve kütüphaneleri gibi.

Edebiyat Arşivi, üniversitenin kütüphanesine bağlı birim olarak 2009’da kuruldu. Edebiyatçılardan geriye kalmış kişisel evrakı korumayı, onlar ve eserleri hakkında akademik çalışmalara veri sağlamayı ve bunlar sayesinde yeni yayınlar yapılmasını amaçlıyor. Arşivin ve tasnifinin sorumluluğunu, kendisi de bir edebiyatçı olan Sevengül Sönmez üstleniyor.

Eleştirel basım

“Eserlerin müsveddeleri, ilk taslakları kıymetli şeyler” diyor Sönmez, arşivin edebiyatçı ve akademisyenler için ne ifade ettiğini anlatırken. Bunun için yine Yaban romanını örnek veriyor: “Yakup Kadri Yaban’ı altı defterde kaleme almış. Romanın bu ilk taslağıyla yayınlanan hali arasında farklar olabilir.” Arşivdeki onlarca taslak edebiyatçılara “eleştirel basım” olarak isimlendirilen yeniden yayın yapma şansı tanıyor. Var olan eserler hakkındaki bu yeni yayınlar, edebiyatçının yaşadığı dönemle bugünün şartlarını karşılaştırmamazı ve eser sahibinin bu değişiklikleri neden yaptığını anlamamızı sağlayabilir. Aynı şekilde arşivdeki bilgi ve belgeler, bugünün anlayışıyla edebiyatçıların daha çarpıcı biyografilerinin yazılmasına yardımcı olabilir.

Arşivde neler var?

*Yakup Kadri’ye ait, pek çoğu imzalı ve ilk baskı 434 kitap
* Leman Karaosmanoğlu’na çoğu imzalı 123 kitap
* Servet-i Fûnun eserlerinin tamamı
* Tarihçi Mehmed Asaf’ın belgeleri
*Akbaba, Akis, Ayın Tarihi, Forum, Hayat, Hürriyet Gösteri, Karagöz, Lillustration, Malumat, Milliyet Sanat, Mizah, PolisMecmuası, Radyo, Resimli XX. Asır, Servet-i Fünun, Sevimli Ay, Şehbal, Tef, Türk Hava Mecmuası, Ülkü, Yedigündergileri
*Adalet Ağaoğlu, Fethi Naci, İlhan Berk, Ömer Laçiner, İsmet Özel, Hüsamettin Bozok, Sabahattin Batur, Faik Baysal, Mücap Ofluoğlu, Özcan Ergüder, Naim Tirali, İhsan Devrim başta olmak üzere daha pek çok edebiyatçıyla yapılmış söyleşilerin ses kaydı
*Burhan Belge’nin Yassıada’dan yazdığı mektuplar

Arşiv, Bilgi Üniversitesi Kütüphanesi’ne bağlı olmasına rağmen kütüphane içinde bu birim için ayrılmış bir yer yok. Aslına bakarsanız yeri de yok. Sevengül Sönmez, üniversitenin santral yerleşkesindeki eğitim binalarının birinde, idari personelle paylaştığı bir odada çalışıyor. Arşivin çok kısıtlı bir bölümü bu odada. Ancak sahip olduğu evrak ve kütüphane, üniversitedeki hatta üniversite dışındaki birçok oda ve depoya dağılmış durumda. Yakup Kadri, Leman Karaosmanoğlu ve Burhan Belge evrakının dışında kalan tüm belge ve objeler, arşivin kendi yerine kavuşmasını bekliyor. Ama bu da çok mümkün gözükmüyor. Çünkü bu yer için ne bir aday ne de Bilgi Üniversitesi 2010 bütçesinde arşiv için ayrılmış bir kaynak mevcut değil.

Evde bekleyen Memet Fuat

Arşivin şimdilik var olmayan raflarında yer arayan en önemli koleksiyonlardan biri Memed Fuat evrakı. 2002’de yitirdiğimiz Yazar Memet Fuat’ın kütüphanesi, annesi Pirâye’nin Nazım Hikmet’le hemen tüm yazışmalarının, karşılıklı hediyelerinin yer aldığı koleksiyon (Pirâye Koleksiyonu) Bilgi Üniversitesi’ne bağışlandı. Ancak uygun sergileme koşulları oluşmadığı için teslim alınmadı. Bağışlanan, 1948’de ölen Şair ve Yazar Sabahattin Ali’nin evrakı da yer sorunu nedeniyle üniversiteye getirilemedi. Görüşmeleri süren Reşat Nuri Güntekin arşivi de aynı sorunla karşı karşıya.

Dışarıda bekleyenler bir yana, edebiyatçılara ait hali hazırda üniversitede olan kişisel eşyaların da durumu çok parlak değil. Yakup Kadri’nin, çalışma masasından golf sopasına, yazı takımlarından giysilerine kadar eşyalarının bulunduğu koleksiyon santralistanbul’un deposunda teşhir edilmeyi bekliyor. “2010 sonunda elimizdeki fotoğraf ve materyallerle bir sergi açılabiliriz” diyor Sevengül Sönmez. Ancak kaynak yokluğu bu ihtimali de zayıflatıyor. “Arşivle ilgilenen Osmanlı Bankası Müzesi, Yapı Kredi ve İletişim yayınları gibi kuruluşlar var. Ama olası sergi ve yayınların Bilgi Üniversitesi’nde yapılmasını arzu ediyoruz” diyor.

Herşeye rağmen, son bir yıl içinde tasnifi biten kısıtlı sayıda belge Sönmez’in odasında araştırmacıların ilgisini bekliyor. Randevuyla gelen herkese elyazısı malzemenin okunması, dergi, gazete vb. materyalin kopyalanması izni veriliyor. Bu belgeler şimdiden bir doktora ve bir yüksek lisans tezinde kaynak olarak kullanıldı. Sönmez, Osmanlıca belgelerden faydalanmak isteyenleri, metinleri Türkçe’ye çevirmesini rica ediyor. Kaynak bulunması durumunda tüm materyalin bir katalogda toplanması, hatta bir internet sitesinin açılması, arşivin daha kolay ulaşılır ve kullanılır hale gelmesini sağlayacak.

Sevengül Sönmez
1973’te Almanya doğumlu. 1994’te Hacettepe Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdikten sonra aynı bölümde lisansüstü eğitimini tamamladı. 1998’den bu yana, Cumhuriyet Kitap, Radikal Kitap, Kitaplık, Virgül, Varlıkgibi dergilerde yazıları yayımlanıyor. YKY için Sait Faik’in bütün eserlerinin editörlüğünü yaptı, Sait Faik’in mektuplarını Karganı Bağışlaadı altında yayımladı. Sabahattin Ali’nin bütün eserlerinin eleştirel basımını Delta serisinden yayımladı ve mektuplarını Hep Genç Kalacağım adıyla bir araya getirdi. Sabahattin Ali’nin öykülerinden oluşan seçkisi de Kamyonadıyla yayımlandı. İthaki Yayınları için Kemal Tahir’in yayımlanmamış öykülerini kitaplaştırdı. Everest Yayınları için Melih Cevdet Anday’ın bütün eserlerini ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın eserlerinin sadeleştirilmiş basımlarını hazırlamaktadır. İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü ve Türkçe biriminde ders veriyor.

1 Yorum

Yorum yazın