Sanat

Filisrail’den Van’a destek

Yazan: Zeynep Sarsılmaz

Kendini Filisrailli olarak tanımlayan, Filistinli ve İsrailli iki arkadaşın kurduğu Boogie Balagan Türkiye’de. İlk konserin geliri Van’a aktarılacak

İsrailli iki arkadaşın kurduğu Boogie Balagan, 4 Kasım Cuma günü başlayacak olan “Türkiye Rakı’n Roll Turnesi” için İstanbul’a geldi. Turnenin ilk konserini Van’daki depremzedelere bağışlama kararı alan Boogie Balagan, aynı zamanda bugün ve yarın devam edecek olan, sokak sanatçılarının düzenlediği “Van İçin Sokakta Müzik” etkinliğini de desteklediğini açıkladı.

Kendilerini “Filisrailli” olarak tanımlayan grubun üyeleri gitarist Azri ve solist Gabri ile, baterist Bibi’nin de eklenmesiyle şekillenen ikinci albümleri ve felsefeleri üzerine konuştuk.

Hikayeniz nasıl başladı?

Kudüs’ten ortak bir arkadaşımız bizi yaklaşık 12 sene önce Paris’te tanıştırdı. Önceleri farklı tarzlarda müzik yapıyorduk. Daha sonra yavaş yavaş Jam Session’lara* ve Muddy Waters parçalarını oryantal ve arabesk ezgilerle birleştirmeye başladık.

Fransa’daki insanlar bize sürekli politik sorular soruyorlardı. Biz de hayalimizde “Filisrail Şehri”ni yarattık ve bunu insanlara yaymaya başladık. Çünkü fark ettik ki müzik ve mizahı birleştirdiğimiz zaman barış adına mesajlar vermek ve bu konular hakkında insanlarla konuşabilmek çok daha kolay oluyor.

Boogle Balagan

Boogie Balagan biri İsrailli biri Filistinli iki arkadaş tarafından 2002 yılında kuruldu. Gitarist Azri ve solist Gabri’ye baterist Bibi’nin de eklenmesiyle grup bugünkü halini aldı. İlk albümleri “Lamentation Walloo” istenen başarıyı elde edemese de özellikle Müslüman ülkelerin dikkatini üzerine çekti.

Barış yanlısı mesajlarıyla tanınan grup, Ortadoğu’nun oryantal ezgilerini, “psychedelic Rock’n Roll” ile harmanlıyor, şarkılara hikayeler ve biraz da mizah katıyor.

Grubun üyeleri “Filisrail” adını verdikleri, daimi barışın egemen olduğu ütopik bir ülkenin vatandaşı olduklarını söylüyorlar. Şarkıların sözlerinin Arapça, İbranice, Yunanca, İngilizce, Fransızca vb. dillerin karışımı olmasının sebebi hiçbir şekilde dil, din, ırk, milliyet ayrımı yapmıyor olmaları. Onlara göre Filisrail denen ülkede tüm diller konuşuluyor. Grubun açıklamasına göre yeni albümde Türkçe sözler de bulunacak.

Özellikle Erkin Koray’dan etkilendiklerini belirten grup üyeleri Türkiye konserlerinde Ahmet Kaya ve Cem Karaca gibi isimlerin şarkılarını da yorumluyorlar.

 Fransa’da Müslüman sanatçılarla birçok kez çaldık. Türkiye-İsrail krizi dönemlerinde ya da Gazze’deki savaş devam ederken ilaç ve tıbbi ekipman yardımında bulunmak için sahneye çıktık. Birçok Müslüman radyo tarafından konuk edildik. TRT de bizi bir kez “Dünyanın Türküsü” programında ağırladı.

İnsanlardan nasıl tepkiler alıyorsunuz? Mesela kendi ülkelerinizdeki aşırı milliyetçi ya da belki de savaş yanlısı insanlardan. Sadece İsrail ya da Filistin’dekiler değil hatta tüm dünyadakiler… Bu tarz kişilerden ters tepkiler aldınız mı?

Çok uç fikirleri olan, belki aşırı dindar olan bu tarz insanlar için yapmıyoruz bunu. Daha çok sanatçıların olduğu bir alana, yani sosyal ve kültürel alana odaklanıyoruz.

Fransız Bibi’nin ekibe katılmasıyla “Filisrailli” sembolünde bir sarsılma oldu mu? Hayranlarınız bu konuda ne düşünüyorlar?

Filisrail şehri bizim barış adına verdiğimiz en önemli mesaj. Bundan sonra da böyle olacak. Nostaljik bir geçmiş hakkında şarkılar söylüyoruz. Daha iyi komşuluk ilişkilerimizin olduğu zamanlar hakkında… Ama aynı zamanda insanların çok daha barışçıl bir pencereden baktığı bir gelecek için de söylüyoruz. Dinleyenler ve hayranlarımız bu projeyi ve fikri seviyorlar çünkü dilleri birbirine karıştırıyoruz ve klasik rock müziğe geleneksel melodiler ekliyoruz. İnsanların “milliyet meseleleri” konusunda kafaları karışsa bile biz yaptığımız işten eminiz. Dilleri karıştırarak yeni bir dil yarattık. Milliyet konusu esas amacın yanında çok önemsiz kalıyor: Tüm insanların dans etmesini ve müzik-eğlence-mizah üçlüsünün yardımıyla farklı düşünmesini sağlamak!

Boogie Balagan’ın Türkiye turunda…

– 4 Kasım 2011 Cuma, 21:00 – Old School, Beyoğlu, İSTANBUL (Konserin geliri Van depremzedelerine bağışlanacak)
– 5 Kasım 2011 Cumartesi, 21:00 – Karga Bar, Kadıköy, İSTANBUL
– 6 Kasım 2011 Pazar, 00:00 – Araf, Beyoğlu, İSTANBUL
– 9 Kasım 2011 Çarşamba, 00:00 – Nefes Bar, Kızılay, ANKARA
– 11/12 Kasım 2011 Cuma/Cumartesi, 21:00 – Mandarin, Bodrum, MUĞLA
– 13 Kasım 2011 Pazar, 21:00 – Simurg, Kaleiçi, ANTALYA
– 16 Kasım 2011 Çarşamba, 21:00 – Hayalbaz, Alsancak, İZMİR

 İkinci albümün ne zaman çıkması planlanıyor?

Albümün kayıtları bitti şu anda miksajla uğraşıyoruz. Albümün adı “Falaf Hell Power” olacak. Bu bizim için, Vietnam savaşını bitiren jenerasyonun “çiçek gücü”yle paralel bir şey.  Bob Dylan, Joan Baez, Janis Joplin, Jimi Hendrix vs…

Her neyse… Yakında bir ‘single’ımızı piyasa süreceğiz ve baharda da ikinci albümümüzü bitireceğimizi umuyoruz. Yani güneş ve karpuzlarla geri döneceğiz. (Gülüyorlar)

İki albüm arasında ne gibi farklar var?

Bu albüm biraz daha karışık olacak. Daha fazla dili karıştırdık (ve evet, daha fazla Türkçe de var). Bu kez hikayemiz, dünyadaki savaşların sonu ve kadınların dünyaya hükmetmesi. “Fatmazones” ve “sevgi teröristleri” adındaki bir ordu, karpuz bombalarıyla yeni bir sevgi düzeni yaratmak için savaşıyorlar. Oldukça zengin bir albüm olacak. Bu albüm konusunda bir hayli mutlu ve gururluyuz.

Vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Barış, sevgi ve Rakı’n Roll!!!

*Jam Session: Doğaçlama çalmak

https://www.youtube.com/watch?v=zI7qojQtpws

Yorum yazın