Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) ATV-Sabah Grubu’nda başlattığı toplu sözleşme görüşmeleri, kanal ve televizyonun yeni sahibi Çalık Grubu tarafından engellenmeye çalışılıyor. Sendika ve işveren arasında başlatılan toplu sözleşme görüşmeleri sırasında çalışanlara sendikadan istifa etmeleri yönünde baskı yapan grup yönetiminin bu girişimlerine karşılık TGS pazartesi sabahı Balmumcu’daki ATV-Sabah binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin Sabah yönetimine karşı suç duyurusuyla devam etmesi bekleniyor.
Sendika ve çalışanlar adına bir basın açıklaması yapan TGS Genel Başkanı Ercan Sadık İpekçi, toplanmalarının nedeninin “Huzursuzluk yaratmak değil, tam tersine Sabah ve ATV binasında geçen hafta içerisinde yaratılan huzursuzluğu, gerginliği sona erdirmek” olduğunu söyledi.
Sabah ve ATV’de 2007 yılından bu yana yaptıkları sendikal mücadelenin sonunda yetki sürecini tamamladıklarını ve toplu sözleşme masasına oturduklarını anlatan İpekçi, dört görüşme yaptıklarını belirterek şunları söyledi: ”Toplam 59 maddemiz var. Bunların çoğu kabul edildi. Kalan maddelerin büyük çoğunluğu da parasal maddeler. Biz işverenden bununla ilgili teklif beklerken, geçen hafta içinde patron adına hareket ettiğini öne süren insan kaynaklarından sorumlu kişiler tarafından üyelerimize yönelik çok ciddi baskılar başladı. İnsanlar, görevlerini yapamaz, çalışamaz hale geldiler. ATV işyeri temsilcimiz Adnan Orun bu baskılar karşısında yüksek tansiyon problemi yaşadı ve hastanelik oldu.”
2007’de başlayan süreç
TGS tarafından başlatılan eylemin geçmişi, 2007 yılında ATV-Sabah Grubu’nun Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) bünyesindeyken başlatılan sendikalaşma çalışmasına dayanıyor.
Sabah ve ATV işyerlerinde başlatılan örgütlenme çalışmalarının sonucunda Türkiye Gazeteciler Sendikası, ATV için 10 Mayıs 2007 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na çoğunluk tespiti için başvurdu. Bakanlık, 5 Temmuz tarihinde, TGS’nin ATV işyerlerinde yeterli çoğunluğa sahip olduğuna ilişkin tespit yazısını gönderdi. TMSF yönetimindeki ATV işvereni, 16 Temmuz tarihinde TGS’nin çoğunluğuna itiraz etti. Davayı görüşen İstanbul Dördüncü İş Mahkemesi, 4 Aralık 2007’de, ATV işvereninin itirazını reddederek, TGS’nin işyerlerinde çoğunluğa sahip olduğunu kararlaştırdı. 5 Aralık 2007’de gerçekleştirilen ihale sonucunda bu kez Çalık Grubu’na geçen ATV’nin yeni yönetimi, bu karara da itiraz etti. Dosyayı inceleyen Yargıtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi, İstanbul Dördüncü İş Mahkemesi’nin verdiği kararı onayarak TGS’nin ATV işyerlerinde yetkili sendika olduğunu karara bağladı.
“Kara liste” tehdidi
Bu karardan sonra TGS Yönetim Kurulu, toplu iş sözleşmesi taslağını için işvereni görüşmeye çağırdı. Bugüne kadar dört kez masada görüşen ve bazı maddelerde anlaşma sağlayan ATV yönetiminin, bu kez de çalışanlara “Sendikadan istifa” baskısıyla toplu sözleşme sürecini baltalamaya çalıştığı belirtiliyor.
TGS, ATV-Sabah Grubu’nun sendikadan istifa etmemekte direnenlerin yer alacağı “kara liste’’yi tüm basın kuruluşlarına dağıtarak, sendikalı çalışanları “hiçbir medya
grubunda çalışamaz hale getirecekleri” tehdidinde bulunduğunu öne sürüyor.
Sabah gazetesindeki örgütlenme çalışmaları ise halen yetki aşamasında bulunuyor.
TMSF de engelledi
8 Mayıs 2007’de TMSF yönetiminin bazı gazetecilerin işine son vererek engellemeye çalıştığı örgütlenme çalışması işten atılmalara rağmen sürdürülmüş ve Sabah gazetesi işyeri için de yetki başvurusunda bulunulmuştu. Sabah Gazetesi’ndeki sendikal yetkiyle ilgili yasal prosedürün hangi aşamada bulunduğu ise TGS yönetimi tarafından henüz açıklanmadı.
TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, 14 Aralık 2007 tarihinde Bilgi Üniversitesi’nde verdiği konferans sonrasında bu konuyla ilgili bir soruya karşılık basın çalışanlarının haklarının şimdiye kadar gündeme gelmediği halde TMSF’yle birlikte tartışılmaya başlandığını belirterek, buna vesile olmaktan da mutlu olduklarını söylemişti. Ancak Ertürk’ün bu mutluluğuna rağmen işine son verilen gazetecilerin TMSF sahipliğindeki ATV-Sabah yönetimine karşı açtıkları davaları kazandıklarını ve davaların Yargıtay aşamasında olduğunu da belirtmekle yarar var.
Eski solcudan “sendikadan istifa et” baskısı
Geçtiğimiz hafta Sabah gazetesinde sendikalı çalışanlara yönelik baskıların gündeme gelmesi, Çalık Grubu’nun Sabah’ta “ne olursa olsun” masaya oturmayacağı yönünde işaret olarak yorumlanıyor.
ATV-Sabah İnsan Kaynakları Müdürü Şefik Çalık, geçen hafta Sabah ve ATV’de bölüm şefleriyle görüşmüş ve çalışanların sendikadan istifa etmesini istemişti. Bugün de Turkuvaz Dergi Grubu Genel Müdürü Levent Tayla’nın tüm dergi grubundaki yayın yönetmenleriyle toplantı yaptığı ve yayın yönetmenlerine “Yönetimin sendikalı yönetici ve çalışan istemediğini” aktardığı, başta yöneticiler olmak üzere sendikaya üye olan herkesin istifa etmesinin “daha iyi olacağını” söylediği yönünde haberler, değişik internet sitelerinde yer aldı.
Baskıların en üst noktaya tırmandığı bölüm ise, sendikanın masaya oturma aşamasına geldiği ATV’de yaşandı. Geçtiğimiz perşembe günü TGS’nin ATV işyeri temsilcisi Adnan Orun’u bürosuna çağıran Şefik Çalık, Orun’un ifadesine göre kendisine sendikadan istifa etmesi için baskı yaptı ve istifa etmemesi halinde işten atmakla tehdit etti. Görüşmeden sonra yüksek tansiyon nedeniyle fenalaşarak ambulansla Şişli Etfal Hastanesi’ne kaldırılan Orun, çalışanlara yönelik tehdidin boyutunu Bianet .org muhabirine. “İşten çıkarılırsan bir daha Doğan, Çukurova ve diğer medya gruplarında iş bulamazsın. Anlaştık ve de biz kararlıyız’ diyorlar” sözleriyle aktarmıştı.
Suç duyurusu hazırlığı
TGS’den alınan bilgilere göre bugünkü eylem sonrasında sendikada durum değerlendirmesi yapılacak ve İnsan Kaynakları Müdürü Şefik Çalık başta olmak üzere ATV-Sabah yönetimiyle ilgili yarın suç duyurusunda bulunup bulunmama kararı alınacak.
Bu arada TGS’nin suç duyurusunda bulunmaya niyetlendiği ATV-Sabah İnsan Kaynakları Müdürü Şefik Çalık’ın sol gelenekten geldiği ifade ediliyor. Çalık’ı tanıyanlar, onun 1980’li yıllarda TKP çizgisine yakın “Alınteri” adlı derginin yayıncıları arısında yer aldığını ve bugün geldiği noktada sendikal faaliyeti engelleme çabası içinde bulunmasını “kaderin cilvesi” olarak niteliyorlar.
Türk-İş devrede ama,,,
Bu arada TGS Başkanı Ercan İpekçi, konuyla ilgili olarak Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’nun da konuya ilişkin üst düzey görüşmelere devam ettiğini söylüyor. Ancak bu konuda Çalık Grubu’nun hükümete olan yakınlığı kadar, Türk-İş yönetiminin de hükümete olan yakınlığı konusundaki iddiaları da unutmamak gerekiyor. Hatırlanacağı gibi Türk-İş başkanlığına seçilmeden önce Tes-İş başkanı olan Mustafa Kumlu’nun Türk-İş’te AKP’ye en yakın isimler arasında yer aldığı, hatta AKP’nın “Tes-İş salonlarında kurulduğu” yönünde iddialar o günlerde gazetelerde sıkça yer bulmuştu.
TGS’nin bugünkü oturma eylemine Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın’la birlikte, Türk-İş Birinci Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, KESK adına Eğitim-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Nebat Bukrik, DİSK adına Gıda-İş Genel Sekreteri Seyit Aslan ve Haber-Sen Merkez Yürütme Kurulu üyesi Mehmet Demir’in de aralarında bulunduğu çeşitli sendikalardan temsilciler de destek verdi.
