Yaşam

‘Gene mi sen’ dedirten kadın hastalığı: Sistit

Yazan: [email protected]

Nur Niyaz Bildik Bakterilerin, yüz elli yıl önceki inanışın aksine, tek başına birer asker gibi değil birbirlerine bağlı olarak hareket ettikleri artık kesinleşti. Bu konuyla bağlantılı olarak, Amerikalı araştırmacıların idrar yolları hastalıklarının tekrarlamasına ilişkin yeni bir makalesi, “PLos Medicine” dergisinin internet sayfasında yayımlandı. Bilindiği kadarıyla bu enfeksiyonların tekrarlaması, mesane hücrelerinin içinde, yüzde 85 ihtimalle sistit […]

Nur Niyaz Bildik

Bakterilerin, yüz elli yıl önceki inanışın aksine, tek başına birer asker gibi değil birbirlerine bağlı olarak hareket ettikleri artık kesinleşti. Bu konuyla bağlantılı olarak, Amerikalı araştırmacıların idrar yolları hastalıklarının tekrarlamasına ilişkin yeni bir makalesi, “PLos Medicine” dergisinin internet sayfasında yayımlandı. Bilindiği kadarıyla bu enfeksiyonların tekrarlaması, mesane hücrelerinin içinde, yüzde 85 ihtimalle sistit hastalığına yol açtığı öne sürülen Escherichia coli (E. coli) bakteri kolonisinin bulunmasından kaynaklanıyor. Yapılan araştırmaya göre ise şiddetli sistit ağrısı çeken kadınların idrar örneklerinde, kobay farelerde görülen bakterilere rastlandı.

Kadınların yüzde 5’inde idrar yolları iltihaplanması görülüyor. Bu enfeksiyonlara kadınlarda erkeklere oranla daha sık rastlanıyor. Bunun sebebi, kadınlarda idrar kanalının başlangıç kısmı ile anüsün birbirine çok yakın olması. Bağırsaklara yerleşen bakteriler bu şekilde rahatlıkla idrar yollarına da nüfuz edebiliyor. Her dört kadından birinde sistit altı ayda bir tekrarlanıyor; bu oran enfeksiyonun ilk evresinde tedaviye başlanmasına rağmen yüzde 44’e varıyor.

Birkaç sene önce fareler üzerinde yapılan bir deneyde hücre içi bakteri kolonisi oluşumuna rastlanmıştı. Bu deneye göre E. Coli bakterileri mesanenin iç duvarına yapıştıktan sonra, zar hücrelerine nüfuz ediyor ve burada çoğalarak koloniler oluşturuyor. Bu koloniler, daha sonra mesane boşluğunda ince bir sıra halinde yayılıp yeniden zara yapışabiliyor ve büyük bir zincir oluşturabiliyor. Bakteri taşıyan hücreler zardan ayrılıp idrara karışabiliyor.

En uzun tedavi

David Rosen (Saint-Louis Tıp Fakültesi, Birleşmiş Milletler) ve arkadaşları sistit hastası 80 kadından ve sistit olmayıp daha önceden idrar yollarında herhangi bir şekilde iltihaplanma yaşamış 20 kadından idrar örnekleri topladı. Şiddetli sistit hastası olan 80 kadının idrar örneklerinde yüzde 18 ve yüzde 41 oranında hücre içi bakteri kolonilerine ve tek bir sıra halinde birleşmiş bakterilerden oluşan E. Coli‘ye rastlandı. Bakteri kolonisi taşıyan tüm örneklerin aynı zamanda sıralı bakteri taşıdığı da gözlemlendi. Sistit belirtisi göstermeyen 20 kadının idrarında ise bu bakterilerden herhangi birine rastlanmadı.

David Rosen ve arkadaşları “Bu araştırmamız farelerde rastlanan hücre içi bakteri kolonilerinin benzerlerinin, insanlardaki E. Coli bakterili sistit olgusunda da var olduğunu kanıtlıyor” şeklinde açıklama yaptılar. Onlara göre, idrar yolu enfeksiyonları esnasında hastaların bir kısmında “hücre içi bakteri yatağı” oluşuyor. Mesane zarına yapıştıkları için de normal bir idrar testinde görülemiyorlar.

Araştırmanın akademik editörü Steven Opal, bu bakteri kolonilerine “uyuyan bakteriler” benzetmesini yaparken, bu haliyle bir idrar yolu tedavisinin normalden daha uzun sürebileceğini ve hücre içine girebilme yetisine sahip ajanlar kullanılması gerekeceğini söyledi.

Not: Bu haber, Paul Benkimoun’un Le Monde Gazetesi’ndeki haberinden yola çıkılarak derlendi.

Yorum yazın