Ekonomi Genel

Hobisi işi oldu

Yazan: HaberVs

Ceren İnançcinanc@medyakronik.com İşe 14 yaşında ailesinin eskilerini toplayarak başlamış. O zaman bu bir iş değil, hobiymiş. Muattar Hanım’dan (anneannesi) şık bir elbise, Züftiye Hanım’dan (halası) bir şapka derken, yavaş yavaş eski kıyafetler, gözlükler ve aksesuarlar birikmeye başlamış. 16 yaşına geldiğinde sergi açsan açılacak kadar sıkı bir şapka koleksiyonu oluşmuş. Zaten anneannesi bile kendi anneannesinin eski […]

Ceren İnanç
cinanc@medyakronik.com

İşe 14 yaşında ailesinin eskilerini toplayarak başlamış. O zaman bu bir iş değil, hobiymiş. Muattar Hanım’dan (anneannesi) şık bir elbise, Züftiye Hanım’dan (halası) bir şapka derken, yavaş yavaş eski kıyafetler, gözlükler ve aksesuarlar birikmeye başlamış. 16 yaşına geldiğinde sergi açsan açılacak kadar sıkı bir şapka koleksiyonu oluşmuş. Zaten anneannesi bile kendi anneannesinin eski elbiselerini biriktiren bir kadın olduğu için, aile içinde kaynak bulmakta hiç zorlanmamış. Merakını bilen komşular da devreye girince, biriktirdiği eskileri koyacak yer bulamamış. Ve sonunda bir dükkân açmış.

Yasemin Genç 25 yaşında. İstiklal Caddesi’nin üzerindeki Atlas Pasajı’nın arkasında yer alan Alabama Pasajı’nda ikinci el kıyafetler satan dükkânın sahibi. Dükkânın adı, ŞeyMel. (Şeytan ve meleğin ilk hecelerinden oluşturulmuş.) Burası sıradan bir ikinci el dükkânı değil. Burada satılan her objenin bir de hikâyesi var. Neyin, ne zaman, kim tarafından, nereden satın alındığını öğrenmek mümkün.

Her şey satılık değil

Her ne kadar İtalya ve Fransa’da eğitim almış, mobilya tasarımı okumuş, vitrin tasarımı ve çeşitli dergilerde moda editörlüğü yapmış olsa da Yasemin Genç, sonunda bu işte karar kılmış. Ve yine de hâlâ yaptığı işi, iş değil, hobi olarak tanımlıyor. Üstelik dört kuşaktır aile kadınlarının biriktirdiği yadigârları acımasızca satmıyor. Sattıkları sadece sahiplerinden izin aldığı kıyafetler. Kalanları ya sadece sergiliyor ya da kiraya veriyor. Dükkânın şöhreti açıldığı günden bu yana kulaktan kulağa yayılmış. İnsanlar kullanmadıkları kıyafet ve aksesuarları hikâyeleriyle birlikte buraya getirmeye başlamış. Hatta bazıları karşılığında para bile almamış.

Zamanda yolculuk yapmak için dükkândan içeri bir adım atmak yeterli. Burada bulunan her şey bir dönemi temsil ediyor. Üstelik Channel, Christian Dior, Cemil İpekçi gibi markaların ikinci elleri de bulunuyor.

Fiyatlar uygun

1940’lı yıllarda Ermeni bir terzinin elinden çıkma bir elbise, 1960’lı yıllardan kalma bir şapkanın yanında alıcısını bekliyor. Dükkânda bazı kıyafetler var ki sokakta giymek mümkün değil. Bunlar da kıyafet balolarında giyilmek üzere kiralanıyor. Yasemin Genç, dükkânda pahalı hiçbir şey bulunmadığını söylüyor: “Fiyatlar 20-25 ve 100 YTL arasında değişiyor” diyor.

Yasemin Genç’in tek korkusu, buradan alınan bir kıyafetin sadece bir kez giyildikten sonra kenara atılıp, unutulması. Özenle topladığı her parçanın, yeni sahipleri tarafından hakkının verilmesini istiyor.

Yorum yazın