Gündem

'AKP, Hatay halkına sağduyuyla yaklaşamadı'

Yazan: Laçin Mıstıkoğlu
Lütfü Savaş Facebook sayfası

Gezi eylemlerine karşı tavrı ve AKP'den CHP'ye geçişiyle seçim öncesi hayli tartışılan Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş, iddialara yanıt verdi

Önceki yerel seçimde AKP adayı olarak Antakya Belediye Başkanı seçilen Doç. Dr. Lütfü Savaş, 30 Mart 2014 seçimlerine CHP adayı olarak girdi ve seçmenlerin yüzde 41’inin oyunu alarak büyükşehir haline getirilen Hatay’ın Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu.

Savaş’ın AKP’den CHP’ye geçmesi hem AKP içinde hem de CHP içinde yoğun eleştiri konusu oldu. Savaş’ın Adalet Eski Bakanı Sadullah Ergin’e karşı kazandığı seçim zaferi de iki partideki tartışmaları bitirmeye pek yetmedi. 

Suriye’deki savaştan en çok etkilenen illerden biri olan; bombalı saldırıların yaşandığı, gezi direnişleri sırasında da can kayıpları veren Hatay’da, gerilimli ortam halen devam ediyor. AKP’nin belediye meclisindeki üstünlüğüne rağmen başkan seçilen Lütfü Savaş, hem kendisiyle ilgili iddialar ve seçim süreci, hem de Hatay’da yapacaklarıyla ilgili HaberVs'den Laçin Mıstıkoğlu'nun sorularını yanıtladı.

AKP ile yollarınızı neden ayırdınız? AKP’den yeniden aday gösterilemeyince mi CHP’den aday oldunuz?

Zaman geçtikçe AKP ile görüşlerimiz birbirine ters gitmeye başladı. Ben dürüst bir insanım ve siyasette buna yer yoktur. Yapılan yolsuzluklardan dolayı da partiye olan güvenimi kaybettim. Hükümetle işbirliği yapmak isteyen menfaatçi insanlar oldu. Bunlara izin vermeyince AK Partili bazı gruplar tarafından, siyasi anlamda bitirilmeye çalışıldım. AKP’den aday gösterilmeme gibi bir durum da olmadı. Hiçbir partiye adaylık başvurusu yapmadım. Daha önceki seçimde AKP’den oy veren yüzde 51’lik kesime ayıp olmaması için partiden istifa etmedim. Bağımsız aday olarak açıklama yapacaktık ancak MHP’den teklif geldi. İki gün sonra da CHP’den adaylık teklifi geldi. MHP’den seçilme şansımın olamayacağını bildiğim için adaylık tekliflerini kabul etmedim. Daha sonra da Ankara’ya giderek Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmelerimiz başladı.

Antakya Belediye Başkanlığı’na AKP oylarıyla seçilmiştiniz, şimdi ise CHP oylarıyla Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçildiniz. Bu değişiklik kamuoyunda çok tartışıldı. Her iki partinin tabanından nasıl tepkiler aldınız?

Çok büyük tepkiler almadım. AKP tarafından tepki veren grup belli bir kesimdi. Bunlar ellerindeki siyasi gücün farkına varan,  bu güçle rant sağlamaya ve beni siyasi anlamda bitirmeye çalışan insanlardı.  Benim yaptığım hizmetlerden dolayı değil,  benim dürüstlüğüme katlanamadıkları  için tepki verdiler. Aynı zamanda AKP içerisinde beni seven, dürüstlüğüme inananlar da vardı. Onlar da seçim sürecinde kendilerini gösterdiler. CHP tabanında ise küçük bir grup “Bizde başka aday yok muydu? Neden AKP’den gelen birini aday gösteriyoruz?” Şeklinde eleştirilerde bulundu.

Bu tepkiler seçilmenizi engellemedi, bunda ne gibi etkenler rol oynadı?

Bizi öne geçiren en büyük etken, siyasi figürleri  öne çok çıkarmadan, her siyasi görüşe samimiyetle yer vererek , mezhep ayrımı yapmadan, ötekileştirmeden  herkesi kucaklamamız oldu. Ayrıca CHP’ye geçmem her ne kadar eleştirilse de , AKP’den beni destekleyen kesim desteğini kesmedi.  AKP’nin son 5 günde 40 bin kişiye dağıttığı  50 bin dolar işe yaramadı.  Güç sadece para değildir. Savaşlarda bile kazanan her zaman güçlü olan değil, akıllı ve haklı olandır. Biz de bu şekilde kazandık. Hatay halkının güvenini kazanmış olduğumu düşünüyorum. AKP,  Hatay halkını anlayamadı, sağduyu ile yaklaşamadı.

Meclis Denetleme Komisyonu’nun üye sayısının 3’ten 5’e çıkarılmasıylı AKP'nin çoğunlukta olduğu mecliste sizin icraat yapamaz hale getirildiğiniz söyleniyor. Bu durumun Hatay’ın gerilemesine neden olabileceğini düşünenler var. Sizce icraat yapamaz hale getirildiniz mi?

Meclisin alacağı kararlar imar, bütçe gibi belli başlı kararlardır. Onun dışındaki tüm icraatlar, ihaleler, hizmetler, alt yapı, ulaşım benim idaremdedir. Görev sürem boyunca meclisten yanlış bir karar da geçmedi. 31 üyenin tamamının oy birliği ile icraatlar yapıldı. AKP’li iken CHP’liler de alınan kararları destekledi. Herhangi bir görüş ayrılığında tekrar oylamaya gidildi. Bu yüzden Hatay’ın gerilemesine neden olabilecek  bir durum yok.

Hatay’daki mezhep farklılığı seçim sonuçlarında da kendini göstermiş bulunuyor. Yayladağ, Reyhanlı, Antakya, İskenderun, Kırkhan’da sunni kesimin yoğun olduğu ilçelerde AKP’nin;  Arsuz, Defne, Samandağ gibi Alevi ve Hristiyan kesimin yoğun olduğu ilçelerde ise CHP’nin seçildiğini görüyoruz. Bu durum sizce toplumsal bir çatışma işareti mi?

Hatay’da,  yüzyıllar boyunca kültür mozaiği ile barışın egemen olduğu  bir toplum var. Hiçbir gücün ya da siyasi etkenin buradaki mezhep kardeşliğini bozabileceğini düşünmüyorum. Her ilçede farklı partiden sonuçlar çıkabilir. Ama bunu mezhep farkı olarak değil de CHP’nin seçilemediği illerde kendini iyi tanıtamaması olarak görüyorum. Belediye Başkanı halkına eşit davranmalıdır. Bu saatten sonra siyasi bir kimlikle karşılarında durmamalı, halktan olmalıdır. Ben de böyle yapacağım.

Kampanya süreci gergin miydi?

Seçim içerisinde her yerde olduğu gibi gerginlikler oldu. Bu sürecin ilk günlerinde Başbakan yardımcısı Beşir Atalay Hatay’a geldi. Halkla konuşurken parmağını sallayarak “Sadullah Ergin’i seçmezseniz ya da az oy verirseniz, Hataylılar’a söyleyeceğimizi o zaman söyleriz.” demişti. Bunu tehdit olarak görür müsünüz bilemem. Kamuoyunun takdirine bıraktım. Onun dışında biz  seçimde çok küçük bir harcamayla seçim kampanyası yaptık. Karşı tarafta çok büyük bütçelerle büyük kampanyalar yürüttü. Herkeste bir tedirginlik vardı. Detaylarına daha çok girmek istemiyorum.

Gezi eylemleri sırasında eyleme katılanları “marjinal” olarak değerlendirerek büyük tepki almıştınız. Hatay bu eylemler sırasında kayıplarından ötürü en kritik ildi. Neden bu şekilde bir değerlendirmede bulundunuz?

Marjinal değerlendirmesinde yanlış bilgi verilmiş. Her yerde eylemler oluyordu. İşler uzadıkça, büyüdükçe olayların yaşandığı Antakya, Armutlu mahallesindeki halk, esnaflar rahatsız olmaya başladı. Ancak bilinmesi gereken şey bu eylemleri alevlendirenler dışarıdan gelen provakatörlerdi. Marjinal tanımı onlar için yapılmıştır.

Mustafa Kemal Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olduğunuz dönemde kimileri için “sağcı” kimileri için “solcu” ve “Güneydoğu kökenli” gibi tanımlamalarda bulunduğunuz iddia ediliyor. Hatay gibi mezhep farklılıklarının olduğu bir ilde bunları söyleyerek nasıl tekrar seçilebildiniz?

Üniversite’de iken böyle bir olay yaşanmadı. Benim mağduriyetim söz konusuydu. Üniversite yönetimi ile mahkemelik bir olay yaşandı. Ancak söylediklerinizle bir ilgisi bulunmuyor. Dava sırasında dosyalarımın arasına eklenmiş, asılsız belgelerdi.  CHP’den adaylığım açıklandıktan sonra AKP yandaşları tarafından ortaya çıkarılmış gibi gösterilen asılsız iddialardır. Kelime oyunlarından ibarettir. Eğer ki bu durumdan dolayı tepki alsaydım, Defne gibi mezhep kardeşliğinin olduğunu ilçemizde yüzde 90’ın üzerinde oy alamazdım.

Antakya Belediye Başkanlığı’nda geçirdiğiniz 5 sene boyunca planladığınız projelerin ne kadarını gerçekleştirebildiniz?

Gerçekleştirmeyi planladığım her şeyi hemen hemen yaptım. Bir tek şehrin tam ortasında kalan stadyumun, yenisinin inşaatı başlamadığı için yapmayı planladığım kent meydanını yapamadım. Onun dışında Antakya’nın en büyük sorunu olan alt yapı sorununu çözdük. Modern caddeler ve yol çalışmaları yaptık. Parkları ve Asi Nehri’ni güzelleştirdik. Çevre ve alt yapı sorunlarının çoğunu gerçekleştirebildiğimizi söyleyebilirim. 

Yapmayı hedeflediğiniz yeni projeleriniz var mı?

Her ilçe için ayrı ayrı projelerimiz var. Bu projelerimiz internetten öylesine indirilmiş görseller değil. Hepsi gerçekleşebilecek, ayağı yere basan ve uzmanlar tarafında tasarlanmış projelerdir. Antakya için meydan düzenlemeleri, Büyük Şehir Belediye Binası, sebze hali; İskenderun’a tiyatro, konser, sergi salonları, konferans merkezleri, kültür merkezi olarak hizmet verecek sosyal merkezler, kanal çalışmaları, otopark ve trafik sorununun giderilmesi, peyzaj düzenlemeleri, yeni otogar projesi, radar merkezi yerine rasathane, gözlem evi ve sivil havacılık kulübü yapımı planlanmaktadır. Dörtyol’a kültür merkezi, plaj düzenlemesi, narenciye sektörünü desteklemek için soğuk hava depoları ve paketleme tesisleri yapılacak, Samandağ için dünyanın en uzun sahillerinden olan plajında çevre düzenlemesi ve kentsel tasarım çerçevesinde inşa edilecek marina yapılacak. Payas ile Sincan Yaylası arasına teleferik projemiz var. Kırıkhan’da kadınlara yönelik eğitim ve gençler için aktivite merkezleri kurulacak. Reyhanlı için şehitlerimizin anısını yaşatmak üzere bir anıt parkı yapılacak.

Yorum yazın